Giriş
(5)

eller ve bilekler bilgisayar

paintov
bu aralar fazla pc kullandığımdan mıdır acaba sol el ve bileğim bayağı ağırıyor nası azalır bu ağrı
bu aralar fazla pc kullandığımdan mıdır acaba sol el ve bileğim bayağı ağırıyor nası azalır bu ağrı
0
paintov
(20.08.10)
karpal tunnel için egzersizler var netten bi bak bulursun hemen
0
sweeney
(20.08.10)
Bir havluyu rulo yapip klavyenin onunde ufak bir tumsek yaratip bilekleri buna yaslayarak?
0
tiberius claudius
(20.08.10)
keci surat
(20.08.10)
klavye önüne konulan yumuşak cisimler var bilgisayarcılarda satılıyor.bu iş için yapılmış.
0
grgn
(20.08.10)
powerball çevir. hem spor yaparsın hem hayvan gibi biceps yaparsın hem de karpal tünel'e birebir.
0
cnky
(20.08.10)
(8)

siyaset hakkında

bendensin
siyasi olaylarla haberler dışında pek ilgili olmamış bir genç var ve artık bu işi ciddi ciddi ele almak istiyor.ama nereden başlamalı pek bir fikri yok.istediği siyaset hakkında yorum yapabilicek, oturup konuşabilicek kadar bilgiye sahip olmak fazlası değil. ne okumalı, ne izlemeli ?not:kitap önerir
siyasi olaylarla haberler dışında pek ilgili olmamış bir genç var ve artık bu işi ciddi ciddi ele almak istiyor.ama nereden başlamalı pek bir fikri yok.istediği siyaset hakkında yorum yapabilicek, oturup konuşabilicek kadar bilgiye sahip olmak fazlası değil. ne okumalı, ne izlemeli ?

not:kitap önerirseniz daha bir mutlu olurum.
0
bendensin
(17.08.10)
yerelden genele doğru tarih ve coğrafya ile başlanabilir.
0
tiberius claudius
(17.08.10)
tam senlik bir kaç site yazacağım. her site ayrı görüşler içeriyor. sen aynı haberi bu farklı sitelerden okudukça ister istemez bir eğilim ve görüş ortaya çıkacak.

www.iyibilgi.com

www.internethaber.com

www.aktifhaber.com

www.turktime.com
0
barış manço
(17.08.10)
belli bir kesime özgü düşünceye bağlı kalmamalı, yoksa kendi görüşünü savunmaya çalışırken karşı tarafın soruları yüzünden apışıp kalabilir. kısacası eline ne geçerse okuyup izlemeli ve kendi dünya görüşüyle karşılaştırıp orada anlatılanın kendisine uygun olup olmadığını anlamalı öncelikle. daha sonra kendi yolunu zaten çizebilecektir. ama dediğim gibi bence en başta sadece tek bir görüşe özgü kaynaklara takılıp kalmamalı, kitaplarını seçerken tüm zıt konuları okumalı ve kendi içinde karşılaştırmasını yapmalı.

edit: tabi ki kendi görüşlerinde de bağnaz olmamalı ve okuduğu şeyleri enine boyuna düşünüp gerekirse kendisinin yanlış düşündüğünü kendisine itiraf edebilmeli.
0
mentuhotep
(17.08.10)
anladığım kadarıyla haber siteleriyle değil de siyasi konularda donanı sahibi olmak, olası bir tartışmada "bak arkadaşım o olay öyle değil böyledir" demek istiyorsun.. ama bunun için yaklaşık 20-30 kitap bitirmen gerekli diye düşünüyorum ama yine de aklıma ilk gelen birkaç örnek yazayım..

Andrew Heywood - Siyaset // siyasi literatürde ne var ne yok bu kitapta var. biraz klasik ve kalın bir kitap olsa da biraz dişini sıkarak 600 sayfayı bitirdiğinde, siyasi konular hakkında daha doğrusu kavramlar hakkında müthiş bir birikimin olur.. www.kitapyurdu.com

serap yazıcı - yeni bir anayasa hazırlığı ve türkiye // türkiye anayasaları hakkında ve anayasaların eksikleri konusunda bilgi için oldukça başarılı bir kitap.. www.ilknokta.com

feroz ahmad- Bir Kimlik Peşinde Türkiye // kesinlikle okuman gereken akıcı ve bir o kadar da bilgilendirici bir kitap.. osmanlıdan günümüze kronolojik sırayla türkiye'nin geçirdiği siyasi ve ekonomik olayları ele alıyor kitap.. www.kitapyurdu.com

şimdilik aklıma ilk gelenler bunlar, bunlarla başlayabilirsin.. tabi bir de kesinlikle tavsiye edeceğim radikal, cumhuriyet ve zaman gazetelerinin köşe yazılarını mutlaka okuman.. diğer gazetelere vakit ayırma derim, özellikle radikal ve zaman'ın köşe yazılarını okursan faydasını görürsün "bence"..
0
ogzi
(17.08.10)
abi boşver ya of aman biz uzaklaşmaya, umursamamaya çalışıyoruz, yani "biz anlıyoruz da ne oluyor..."

benim anladığım kadarıyla maksat kültür ile hava atmak, gerçekten bilmek değil de biliyormuş gibi yapabilmek başarılı bir şekilde.

@ogzi'nin dediği gibi, 20-30 kitap okumak gerekir. onun yerine felsefeye yönelsin, onun havası daha iyi oluyor diyorlar. hem de bileni az olduğu için 3 kitap okusa temiz hava atar.
0
esenboga
(17.08.10)
@esenboga
amaç hava atmak değil.ciddi ciddi kendime yetecek kadarını öğrenmek istediğimi söyledim.yanlış anlamak için uğraşmayalım.
20-30 kitabı çok görmüyorum ayrıca.
0
🌸bendensin
(17.08.10)
o zaman önce siyaset biliminden başla. (çok kitap var)

sonra ideolojilere geç. (modern siyasal ideolojiler - bilgi yayınları)

ondan sonra karşılaştırmalı siyasal sistemler oku, (barrington moore - demokrasinin ve diktatörlüğün toplumsal kökenleri)

sonra sosyolojiye başla.

sonra kimlik, toplumsal roller, toplumsal cinsiyet vs. konularına gir.

bu sırada baştan itibaren bence iktisat da oku. sonra yavaş yavaş marksizme girmiş olursun. iktisadi ilişki ve rollerin siyasi ilişki ve rollere olan etkisini anlayınca marksist olursun zaten. ondan sonra anlatacak bol bol şeyin olur...

ha prd unutmuşum; ideolojilerden önce avrupa siyasi tarihi oku.
0
esenboga
(17.08.10)
türkiye siyaseti'nin tarihini anlamak açısından şunu okuyabilirsin;

mete tunçay-türkiye cumhuriyeti'nde tek parti yönetiminin kurulması, 1923-1931
0
bu nick tam yirmi alti karakter
(15.05.11)
(7)

KPDS mi ÜDS mi?

peki
Yüksek lisans için dil sınavı olarak bu 2sinden birine girmek gerekiyor değil mi, yanlış mı hatırlıyorum? İkisinin olayı nedir, benzer midir, temaları farklı mıdır, nedir? İngilizce sorunum yok, bu tarz testlere de alışkınım ama olayları nedir bir bileyim diyorum.
Yüksek lisans için dil sınavı olarak bu 2sinden birine girmek gerekiyor değil mi, yanlış mı hatırlıyorum? İkisinin olayı nedir, benzer midir, temaları farklı mıdır, nedir? İngilizce sorunum yok, bu tarz testlere de alışkınım ama olayları nedir bir bileyim diyorum.
0
peki
(16.08.10)
üds daha eğlenceli.
0
tiberius claudius
(16.08.10)
Esasen üniversite yüksek lisansı için esas sınav ÜDS (Üniversitelerarası Kurul Yabancı Dil Sınavı) olmakla beraber KPDS (Kamu Personeli Dil Sınavı) da olur. Puan olarak da aaşılması gereken puan aynı. Elde TOEFL, IELTS falan varsa onların da belli bir denkliği var, o varsa ve yetiyorsa bu sorduklarına girmeden de başvurulabilir.
0
d max
(16.08.10)
üds hep daha kolay olmuştur..
0
situasyonist
(16.08.10)
ÜDS genel olarak daha kolaydır çünkü KPDS puanına göre devlet memurlarına dil tazminatı veriyorlar.
0
sourlemonade
(16.08.10)
kpds. olurda memur olursan kpds den 70 aldığın takdirde 20 liraya yakın aylık dil tazminatı alırsın. hatta 80 alırsan 35 lira 90 alırsan 45 lira gibi bişeydi tam aklımda değil bordroya bakmam lazım :)
not: 70 den az alırsan tazminat alamazsın.
0
crvena zvezda
(16.08.10)
memur olmıycam, ama olabilir de tabii.
en iyisi sonbaharda ÜDS, ilkbaharda KPDS yapmak herhalde.
0
🌸peki
(16.08.10)
Tazminat olayı yüzde değil mi ya? maksimum %30 dil tazminatı alınıyor diye biliyorum
0
sinad
(16.08.10)
(2)

pasaport parasi iade

erich
simdi ben bankaya 150tl yatirdim ama daha basvurmadim nufus mudurlugu aksilikler silsilesi olayiben bu parayi iade alabilir miyim?
simdi ben bankaya 150tl yatirdim ama daha basvurmadim nufus mudurlugu aksilikler silsilesi olayi

ben bu parayi iade alabilir miyim?
0
erich
(16.08.10)
ben zamanında bir sınav için bir şey yatırmıştım ve şube "aynı gün içinde gelirseniz sorun olmaz, daha sonra uzuyor" gibi bir açıklama yapmıştı.
emin olmadığım halde yazıyorum çünkü bu doğruysa parayı yatırdığınız şubeye zaman geçmeden ulaşmanız iyi olur.
0
tiberius claudius
(16.08.10)
yatırmış olduğun vergi dairesine dilekçe yazıyorsun hesap numaranı da ekleyerek bir ara geri gönderiyorlar. Yatırdığın veznedeki amcayla konuşursan daha uygun olur.
0
thefin
(16.08.10)
(5)

dizi önerisi

de jure
ne izleyelim sizce...prison break severdim, heroes sevdim ama sonralarda sıkıldım ve son sezonu izlemedim, lostun da son 7-8 bölümünü izlemedim baydığı için.şu aralar true blood izliyoruz, beğeniyoruz.himym, scrubs falan da izledik beğendik, house bi yerden sonra baymaya başladı, dexter da, lie to m
ne izleyelim sizce...
prison break severdim, heroes sevdim ama sonralarda sıkıldım ve son sezonu izlemedim, lostun da son 7-8 bölümünü izlemedim baydığı için.
şu aralar true blood izliyoruz, beğeniyoruz.
himym, scrubs falan da izledik beğendik, house bi yerden sonra baymaya başladı, dexter da, lie to me de...
işte böyle.
0
de jure
(15.08.10)
CSI: NY, Criminal Minds, Spartacus Blood and Sand, My Name is Earl, Nip Tuck, How I Met Your Mother, Sopranos, Six Feet Under...
0
tiberius claudius
(15.08.10)
Doctor Who
0
SideWindeR
(15.08.10)
(bkz: oz)
0
mahsunkul
(15.08.10)
Dizi yazıp aratsan 44168468416843 tane duyuru bulabilirsin emin ol biri sana uyuyordur :)
0
poset
(15.08.10)
size 5 sezon the wire yaziyorum, sabah aksam ac tok alin, farketmez.
0
fdegir
(16.08.10)
(4)

Çeviri Ücreti

mikasabeton
Önceliklen merak edip de başlığa tıkladığın için teşekkür ederim sevgili okuyucu. Benim ufak bir maruzatım olacağıdı. Türkçe'den ingilizce'ye çevirmem gerek iki adet web sitesi var. Toplasanız maksimum 10-12 sayfa yazı çıkar. Daha önce böyle bir iş yapadığım için ne kadar fiyat vereceğimi bilmiyorum
Önceliklen merak edip de başlığa tıkladığın için teşekkür ederim sevgili okuyucu. Benim ufak bir maruzatım olacağıdı.

Türkçe'den ingilizce'ye çevirmem gerek iki adet web sitesi var. Toplasanız maksimum 10-12 sayfa yazı çıkar. Daha önce böyle bir iş yapadığım için ne kadar fiyat vereceğimi bilmiyorum. Hem beni hem de müşteriyi mutlu edecek fiyat aralığı nedir acaba?
0
mikasabeton
(10.08.10)
ortalama 100-150 iyidir, müşteriye göre aşşağı yukarı gez işte 100 150 arasını.
0
deeperdown
(10.08.10)
ingilizceden türkçeye kolay da türkçeden ingilizceye zor gelir bana. 150 min olmalı bu miktardaki sayfaya
0
sttc
(10.08.10)
çeviri büroları karakter sayısını esas alıyorlar genelde. boşluklu olarak saydırıyorlar Word'e. her 1000 karaktere bir sayfa diyorlar.
sayfası 20-22 liradan piyasa açıyorlar, öğrenci indirimi veya uzun çeviri falan olması halinde 11-12'ye kadar iniyorlar yanılmıyorsam.
0
tiberius claudius
(10.08.10)
teşekkür ederim cevaplar için.
0
🌸mikasabeton
(10.08.10)
(1)

ingiizce gramersel çeviri

anonimyususer
selam mançestırlılar, şunları nası diyoğ siz ?bunu yapmak zorunda kalmamalıyımbunu yapmak zorunda kalmamalıydımbunu yapmak zorunda bırakılmamalıyımbunu yapmak zorunda bırakılmamalıydımbunu yapmak zorunda bıraktırılmalıbunu yapmak zorunda bıraktırılmalıydı tenkyuinedvens
selam mançestırlılar, şunları nası diyoğ siz ?

bunu yapmak zorunda kalmamalıyım
bunu yapmak zorunda kalmamalıydım

bunu yapmak zorunda bırakılmamalıyım
bunu yapmak zorunda bırakılmamalıydım

bunu yapmak zorunda bıraktırılmalı
bunu yapmak zorunda bıraktırılmalıydı


tenkyuinedvens
0
anonimyususer
(10.08.10)
I shouldn't have to do this.
I shouldn't have had to do this.

I shouldn't be obliged to do this.
I shouldn't have been obliged to do this.

He should be obliged to do this.
He should have been obliged to do this.
0
tiberius claudius
(10.08.10)
(9)

çalışan hakları hakk. soru

in vito veritas
günaydın.varsayalım ki bir şirkette, ramazan öncesi oruç tutacakların ve tutmayacakların listesi alınıp akabinde tutacakların öğlen yemeklerinde yemekhane turnikelerinden geçişi yasaklanıp, yemek yeme hakları engelleniyor; bunun karşılığında ise bir çok büyük markette geçerli olacak 250TL tutarında
günaydın.

varsayalım ki bir şirkette, ramazan öncesi oruç tutacakların ve tutmayacakların listesi alınıp akabinde tutacakların öğlen yemeklerinde yemekhane turnikelerinden geçişi yasaklanıp, yemek yeme hakları engelleniyor; bunun karşılığında ise bir çok büyük markette geçerli olacak 250TL tutarında hediye çeki veriliyor.

sorum şu ki ben oruç tutmayan bi insan olarak ben öğle yemeklerini yerim, ancak çalışanları ayırmamanız gerektiği için hediye çekimi de isterim diyebilir miyim?

bu arada evet arsızım, evet terbiyesiz utanmadan derim (:
0
in vito veritas
(10.08.10)
diyemezsin pazar değil orası.

250 tl lik çek yemedikleri öğlen yemegi parasıdır. akıl izan fln.
0
bryan fury
(10.08.10)
bizim şirkette 250 tl lik çeki de vermiyorlar. abartmayın.
0
ykyt
(10.08.10)
@bryan fury: pazar olup olmamasının alakasını anlamış değilim, dahi yukarıda yazmış olduklarımın akıl yoksunluğu ya da izansızlık ile eş tutman tuhaf.

benim sorum hukuksal olarak şirket kendini savunabilir mi, yoksa yaptığı doğrudan ayrımcılık mıdır? bu noktada geçekten merak ettiğim mevzu bu.
0
🌸in vito veritas
(10.08.10)
soyle diyim, bu cek ramazan boyunca yemedikleri ogle yemegı parasıdır, baska bir sey değil. ayrımcılık yok. asıl bu parayı bi sekilde vermıyorsa o ayrımcılık olurdu.

"250 tl lik çek yemedikleri öğlen yemegi parasıdır. akıl izan fln."
0
bryan fury
(10.08.10)
şimdi ben şirket olarak çalışanlarıma yemek veriyorum onlar yememeyi tercih ediyorsa parasını vermekle yükümlü değilim bunu biliyorum. ama ramazan diye yemek yemeyecek olanlara parasını hediye çeki olarak versem; sonra oruç tutmamakta olan birisi şikayette bulunsa hukuksal olarak herhangi bir temele oturtabilir mi bu şikayetini, yegane derdim bunu öğrenmek.
yoksa etik olarak ayrımcılık değildir benim kanımca da ayrıca, oruç tutmayan bir insan zaten böyle bir şikayete müslüman ükelerde cesaret edemez pek.
0
🌸in vito veritas
(10.08.10)
parasını vermesen sorun olmaz evet, yemek saglıyorum yesin diyeblirsin. inancı/ibadeti benı alakadar etmıyor diyeiblirsin de calısan memnunıyeti, saygı gibi seyler de var.

sirketin sagladıgı yemegi yememeyı tercih edebilir bunda anormal bi durum yok ki[her ne kadar cogu sirket bunu zora kossa da]. bu durumda yemek ucretini ayrıca odemen gerekir, yemek saglamakla mukellefsin zaten.
0
bryan fury
(10.08.10)
bir işyerinde -oruç tutmak da dâhil- herhangi bir ibadeti yapıp yapmayanlar diye bir sınıflandırma yapılamaz, hele hele kayda hiç geçirilemez. hele hele bu sınıflandırmanın ucuna bir de maddî fayda sağlama/sağlamama neticesi hiç mi hiç eklenemez.

neler oluyor da hiç ses edilmiyor yahu !
0
tiberius claudius
(10.08.10)
kimsenın sınıflandırdıgı yok oysa ? yemekhane kullanım oranı yemek verilecke kişi sayısı fln bunları planlamada gereklidir bu. kamu bile yapar bunu. anormal değil. sınıflandırma hıc değil.
0
bryan fury
(10.08.10)
sınıflandırma elbette. kimsenin politik görüşünü veya dini inancını açıklamaya zorlanamaması ne oldu? adam ramazanın orta yerinde gastrit oldu, kadının regli başladı, birisi seferiydi geldi... bunlar hesaplansın oldu olacak. ramazan süresince oruç konusundaki fikri değiştirme lüksü var mı bu düzende??
kamunun da bir şeyi yapıyor olması bunun doğru olduğu anlamına gelmez ki. çalışanın hakkı veya işveren sorumluluğu, nereden bakarsanız bakın. yemekhaneden her an kim ne yemek istiyorsa ramazan değilmişçesine yiyecek bulundurulmalı.

bunu yapan şirket kimin, nerede faaliyet gösteriyor, merak ettim ben.
olası ilk işten çıkarma vakti geldiğinde bu güzide listeden istifade edecekler mi veya?
eğer işçinin ücretine dahil olan bir ödeme yapmak istiyorlarsa hak geçmesin diye, bunu hediye çeki yoluyla yapamazlar zaten. nakit ekleyecekler aylıklara.
ama yok maksat orucu özendirmek, öğle yemeğini es geçmeyi kabul edecek kişilere aileleriyle paylaşabilecekleri bir miktar alış veriş avantajı sağlamak ise..
orucun kötü bir şey olduğunu düşündüğümden değil.. fakat işyerinin mevzuları olamaz bunlar.
0
tiberius claudius
(10.08.10)
(4)

Shop & Miles vari bir soru (gecen sene yaptigim ucuslari saydirabilir miyim?)

dirtyfrank
ya arkadaslar biliyorum cok cok kotu bir baslik attim ve hic birsey anlamadiniz. Sorum su, ben gectigimiz sene surekli ucus yaptim ve bu sene de oyle olacak gibi gozukuyor. Ben soyle bisi duymustum, sen uctukca adamlar sana ucak bileti veriyorlardi falan... yanliz shop & Miles degildi sanki. cunku b
ya arkadaslar biliyorum cok cok kotu bir baslik attim ve hic birsey anlamadiniz.

Sorum su, ben gectigimiz sene surekli ucus yaptim ve bu sene de oyle olacak gibi gozukuyor. Ben soyle bisi duymustum, sen uctukca adamlar sana ucak bileti veriyorlardi falan... yanliz shop & Miles degildi sanki. cunku benim SHOP kismi ile aram iyi degil. yani hem alisveris yapayim hem de ucak bileti kazanayim diye bi dusuncem yok. hem uciyim hem de ucak bileti kazaniyim bir daha uciyim diye bi istegim var.
Var midir bana gore bisi?

bir de eger ki varsa boyle bir olay, ben gectigimiz sene 70.000 mil falan yol kat ettim ucakla. bunlari saydirabiliyo muyuz?
0
dirtyfrank
(09.08.10)
Miles & Smiles var THY tercih ediyorsanız.

cairo'nun ayıltması üzerine THY'den aldığım bilgiye göre son on iki ayda yapılan uçuşların bilet numaralarını thy ofislerinden öğrenebiliyormuşuz kimlikle gidip, mil olarak ekleniyormuş.
0
tiberius claudius
(09.08.10)
zakk
(09.08.10)
miles and smiles icin en SIK sorulan 23.numarali sordunuduz tebrikler kol saati kazandiniz:)

23. Üyelik öncesi yapılan uçuslardan mil kazanabilir miyim?
Üyelik başlangıç tarihinize bakılmaksızın, son 12 ay içerisinde gerçekleştirdiğiniz uçuşlardan Miles&Smiles hesabınıza mil kazanabilirsiniz.

www.turkishairlines.com
0
cairo
(09.08.10)
Miles& Smiles'ın Avea ile bir kampanyası var, ödediğiniz 50 lira üstü Avea faturaları ve 30 lira üstü kontör yüklemelerinizde de mil kazanıyorsunuz. Yurtiçi bir uçuştan 265 mil kazanırken, bir Avea faturasından da aynı miktarı kazanabiliyorsunuz. Opetle de detaylarını bilmediğim bir anlaşması var. Buradan inceleyin isterseniz.

www.turkishairlines.com
0
lucy brown
(09.08.10)
(7)

Polisevinde düğün var, sakalla girebiliyor muyuz?

vita vinum est
Merhaba, Düğün Baltalimanı'ndaki Polisevi'ndeymiş. Sakal tıraşı olmak istemiyorum. Polisevine sakallı giriş serbest mi? Orduevlerindeki gibi herhangi bir yasak var mı?Teşekkürler.
Merhaba,

Düğün Baltalimanı'ndaki Polisevi'ndeymiş. Sakal tıraşı olmak istemiyorum. Polisevine sakallı giriş serbest mi? Orduevlerindeki gibi herhangi bir yasak var mı?

Teşekkürler.
0
vita vinum est
(06.08.10)
Daha neler. Esas duruşta düğün yapacak değilsiniz. Bu mantıkla polis lojmanlarında da pijamayla gezmemek lazım.
0
tiberius claudius
(06.08.10)
kesinlikle öyle bir yasak yok.
0
paudi
(06.08.10)
Bir arkadaş yasak olduğunu söylemişti de o yüzden sordum. Cevaplar için teşekkürler.
0
🌸vita vinum est
(06.08.10)
@rurouni,

Evet. Orduevlerinde erkeklerin sakallı girmeleri yasak. Sinekkaydı tıraş olman gerekiyor. Kadınların da başörtüsüyle girmesi yasak.
0
🌸vita vinum est
(06.08.10)
öyle bir yasak var maalesef. oradaki düğünlerde bile.
ancak durum düğün olunca sakalda fazla abartı olmayınca fazla karışmıyorlar.
tabi her orduevini kendine has durumları da var.
0
enkolaykullaniciadi
(06.08.10)
geçen ay sakallı girdim bir sorun olmadı. hoş marks sakalıyla girersen ne olur bilemem, ancak emniyet genelde esnektir, alttan alarak ricacı olursan hallolur merak etme.
0
tekosin
(06.08.10)
benim bi arkadaş pikniğe gitmişti polisevinin bi arazisine. kapıda traş olup girmek zorunda kalmıştı :p
0
numbernine
(06.08.10)
(2)

dolmuş

orange coffee
arabalarda önde oturanlar emniyet kemeri takmazsa ceza yazıyor polis. dolmuşlarda durum nedir? senelerdir dolmuş kullanıyorum ne şoförün ne de yanına oturan müşterinin kemer taktığını gördüm, hatta bazılarında öne oturunca dikkat ettim emniyet kemeri bile yok.. ne iş? bana mı denk gelmedi bi ceza ol
arabalarda önde oturanlar emniyet kemeri takmazsa ceza yazıyor polis. dolmuşlarda durum nedir? senelerdir dolmuş kullanıyorum ne şoförün ne de yanına oturan müşterinin kemer taktığını gördüm, hatta bazılarında öne oturunca dikkat ettim emniyet kemeri bile yok.. ne iş? bana mı denk gelmedi bi ceza olayı?
0
orange coffee
(06.08.10)
aynı soru taksiler için de aklına gelmiş olmalı, hiçbiri için ceza kesmiyorlar. taksi şoförleriyle ilgili bir istisna olduğuna ilişkin bir şehir efsanesi duymuştum ama bilmiyorum. ceza meza yok ama. yani teoride vardır belki ama pratikte yok en azından.
0
supercalifragilisticexpialidocious
(06.08.10)
Kamu Kurum ve Kuruluşları Personel Servis Hizmet Yönetmeliği'nde var meselâ standartlara uygun olarak koltuklarında emniyet kemeri bulundurma zorunluluğu.
Emniyet Genel Müdürlüğü de geçen senenin başından bu yana şehirlerarası otobüslerde emniyet kemeri takmayı zorunlu hale getiriyordu.


Ama esas mevzu şöyle düzenlenmiş:

KARAYOLLARI TRAFİK YÖNETMELİĞİ

SÜRÜCÜLERİN VE YOLCULARIN KORUYUCU TERTİBAT KULLANMA MECBURİYETİ

Madde 150 - (Değişik madde: 18/05/2007 - 26526 S.R.G Yön/27.mad * ; Değişik madde : 09/06/2008 - 26901 S.R.G Yön\2.mad) **

Belirli sürücülerin ve yolcuların, araçların sürülmesi sırasında koruyucu tertibat kullanmaları mecburidir.

Sürücü ve yolcular için, nicelik ve nitelikleri bu Yönetmeliğin ekinde yer alan 1 sayılı cetvelde ve Karayolları Trafik Kanununa göre çıkarılan diğer yönetmeliklerde gösterilen koruyucu tertibatlardan;

a) Üç tekerlekli yük motosikletleri hariç, motorlu bisiklet ve motosikletlerde sürücülerin koruma başlığı ve koruma gözlüğü, yolcuların ise koruma başlığı,

b) M1 sınıfı otomobillerin, M1G ve N1G sınıfı arazi taşıtlarının, N1, N2, N3 sınıfı kamyonet, kamyon ve çekicilerin, M2 ve M3 sınıfı minibüs ve otobüslerin bütün koltuklarında bu Yönetmeliğin ekinde yer alan (1) sayılı cetvelde yer alan "Emniyet Kemeri"nin bulundurulması ve kullanılması zorunludur. Yalnız araç dururken kullanılan koltuklar ile ayakta da yolcu taşıyan M2 ve M3 kategorisi Sınıf A ve Sınıf I otobüslerde, koltuklarda, emniyet kemeri bulundurulması zorunlu değildir.

Ancak;

1) Yerleşim yeri içinde ticari amaçla yolcu taşımacılığı yapan araç sürücüleri,

2) Yerleşim yeri içinde ticari amaçla yolcu taşımacılığı yapan M2 ve M3 sınıfı minibüs ve otobüsler (umum servis araçları hariç) ile dolmuş otomobillerindeki yolcular,

3) Geri gitme veya park yerlerinde 25 km/s. geçmeyen hızla seyreden sürücüler,

4) Yakın koruma, harekât, tatbikat ve devriye görevi yürüten veya olaylara müdahale eden askeri ve genel kolluk görevlilerinden sürücü ve yolcu konumunda bulunanlar,

5) Görev ya da ekip çalışması ile özel pozisyonlarda bulunduklarında acil servis görevlileri,

emniyet kemeri kullanmak zorunda değildir.

Bu Yönetmelik hükümlerine göre 1995 yılı itibariyle ülkemizde imali yapılan veya yurt dışından ithaline izin verilen M1 sınıfı araçların arka koltuklarında emniyet kemeri bulundurulması ve kullanılması mecburidir. Bunların dışında kalan ve halen trafikte kullanılmakta olan diğer taşıt sahipleri isteğe bağlı olarak bu Yönetmeliğin ekinde yer alan 1 sayılı cetvelde yer alan "Emniyet Kemeri"ni numunesine uygun olarak taktırabilirler. Kamyonet, kamyon ve çekicilerde ön koltukları için emniyet kemeri ile ilgili hükümler 1/8/1998 tarihinden sonra, diğer koltuklar için 1/1/2009 tarihinden sonra üretilen araçlarda uygulanır.

Emniyet kemeri, 1/8/1998 tarihinden sonra ve 13/2/2009 tarihine kadar üretilmiş M2 ve M3 sınıfı minibüs ve otobüslerin bütün koltuklarında zorunlu olmayıp, minibüslerde sürücüsü ile yanında oturan yolcuların; şehirlerarası otobüslerde arka koltuklar hariç olmak üzere, sürücüsü dahil en ön ve önünde boşluk olan arka koltuklarda, önünde boşluk olan kapı önü koltuklarında; iki katlı şehirlerarası otobüslerde merdiven önü, en ön ve önünde boşluk olan en arka koltuklarda, masa etrafında bulunan koltuklardan aracın gidiş yönüne doğru olanlarda oturan yolcular için bulundurulması ve kullanılması zorunludur.

M1, M1G, N1, N1G, N2 ve N3 sınıfı araçlarda 150 cm'den kısa ve 36 kg'ın altındaki çocukların taşınması sırasında çocukların ağırlığına uygun bu Yönetmeliğin ekinde yer alan (1) sayılı cetvelde yer alan çocuk bağlama sistemlerinin kullanılması zorunludur. Ancak, 135 cm'den uzun çocuklar çocuk bağlama sistemleri yerine ön koltukta oturmamak şartıyla diğer koltuklardaki emniyet kemerlerini kullanabilirler.

Çocuk bağlama sistemleri olmayan M1, M1G, N1, N1G, N2 ve N3 sınıfı araçlarda üç yaşın altındaki çocuklar taşınamazlar.

Çocukların taksilerde seyahatleri sırasında, çocuk bağlama sistemleri kullanmaları, yok ise arka koltukta oturmaları zorunludur.

Çocuklar, araçta hava yastığı devre dışı bırakılmadan, ön hava yastığı ile korunan bir yolcu koltuğunda yüzü geriye dönük çocuk bağlama sistemi kullanılarak taşınamazlar.

M2 ve M3 sınıfı araçlarda seyahat eden üç ve üzeri yaştaki çocukların, emniyet kemeri ya da çocuk bağlama sistemleri kullanması zorunludur.

M2 ve M3 sınıfında seyahat eden yolcular koltuklarına oturduklarında ve araç hareket ettiğinde, emniyet kemerlerini bağlamaları konusunda aşağıdaki yollardan herhangi biri ile uyarılmak zorundadır:

a) Sürücü tarafından,

b) Muavin veya grup lideri olarak tayin edilen görevli tarafından,

c) Görsel-işitsel vasıtalarla,

ç) Belirlenen ve her oturma pozisyonunda görülebilen işaret veya bu Yönetmeliğin ekindeki (Ek:41)'de gösterilen sembollerle.

Çocuk bağlama sistemleri kullanma zorunluluğu, bu ve ilgili yönetmelikler gereği emniyet kemeri veya isofix sistemi bulundurma zorunluluğu olmayan araçlarda aranmaz. Bu araçlarda çocukların arka koltuklarda taşınması zorunludur.

Sağlık sorunları nedeniyle emniyet kemeri takamayacak kişilerin resmi veya özel sağlık kuruluşlarından emniyet kemeri takamayacağına dair sağlık raporu almaları gerekir. Bu kişiler raporda belirtilen süre zarfında emniyet kemeri takmaktan muaf tutulur. Bu raporların görevlilerce istenildiğinde, ilgili tarafından gösterilmesi zorunludur.

Seferde görev alan sivil araçlara, ilgili mevzuat hükümlerine göre işlem yapılır.
0
tiberius claudius
(06.08.10)
(2)

kan beni

kedi olmus gidiyorsun
nasıl geçer? ya da önce geçer mi diye sormalıyım sanırım?
nasıl geçer? ya da önce geçer mi diye sormalıyım sanırım?
0
kedi olmus gidiyorsun
(05.08.10)
kan beni'nden kastınız eğer sıkışma, sürtünme vb etkilerle bir yerde biriken ve top olan kan ise evet, kısa zaman içinde dağılıyor. tıp insanı değilim, tamamen tecrübeye dayandım.
0
tiberius claudius
(05.08.10)
www.revir.com
cevaplanmış burda
0
voodoo 007
(05.08.10)
(7)

kuralcı olmak

damnit
çok kuralcı biriyim ve hiç memnun değilim bu özelliğimden. nasıl kurtulabilirim? ayrıca her şeyi ince eleyip sık dokuyorum ve bu beni yoruyor. help!
çok kuralcı biriyim ve hiç memnun değilim bu özelliğimden. nasıl kurtulabilirim? ayrıca her şeyi ince eleyip sık dokuyorum ve bu beni yoruyor. help!
0
damnit
(04.08.10)
dayak ye birinden, iyileşince düzelirsin.
0
bryan fury
(04.08.10)
bir hususta tembellik yap. örneğin, ev işleri. çok tertipli biriysen.bir kerecik herşeyi sal gitsin.ne bileyim bulaşıklar 3 gün dursun. kıyafetlerini toplama, düzenli kullandığın herşeyi kullanıp öylece bi köşeye at.bir süre sonra eğlenceli bir hal alıyor ve tüm hayatına yansıyor.
0
cruex
(04.08.10)
senin gibi arkadasım var bi tane uzagım uzun zamandır :) raht ol biraz yav kuralda neymis. keyini cıkarmaya bak hayatın. fazla dert etme cogu seyi.
0
therevo
(04.08.10)
kurallar kendi koyduklarınız mı yoksa size öğretilenler mi? her iki durumda da genelde kurallar deneyimlere dayanır ve mantıklı sebepleri vardır. kuralsızların başlarına gelenleri empati kurarak takip ederseniz bence bu özelliğinizle barışabilirsiniz. bana pek kurtulunması gereken bir şeymiş gibi görünmedi çünkü.
0
tiberius claudius
(04.08.10)
Gençlikte olur, sonra geçer.
0
sourlemonade
(04.08.10)
@tiberius claudius'a katılıyorum...bu özelliğinden kurtulma gibi bir girişimde bulunmamalısın bence de, sadece(bu özelliğin getirisi olarak) kendini kasmayı, sıkıntılı yaşamayı vs. bırakmalısın. bu arkadaşlarının azalmasına sebep olabilir yalnız.

ha, "ama etrafımdaki kişilerde hep hata buluyorum, onları dışlayamıyorum, kuralcılığımın yalnızlık getirmesini istemiyorum kesinlikle..." diyorsan yine de sorun yok aslında. ikna yetini, otoriterliğini güçlendirmek çözüm olacaktır.

ama yine de...(hmm nasıl örnek versek)
sen de farkındasındır, çok zeki olmayan bir kıza dar giyinmemesini, bunun hata olduğunu anlatmaya çalışmak aşırı zordur(günümüzde). bunun gibi aşırı zor olan konularda otorite, ikna mikna işe yaramayacak nasıl olsa...yani hem kendini kasmamalı hem de bazen rol yapabilmeyi öğrenmek gerekebilir. (arkadaş kaybı olmasın diye) (ha, bu doğru mu, yanlış. o başka konu... hatalı yaşamakta ısrar edenlere yaklaşmamalıyız pek değil mi? )
0
kobunder
(04.08.10)
kurallar iyidir
0
orcu
(04.08.10)
(4)

telefonum çalındı

andorei
merhabalarotobusten sabah indikten sonra aştideki banklara kıvrıldım uyudum 3 saat kadar. uyandıgımda telefonum yerinde yoktu. güvenlik kamerasının hemen altında uyuyordum.danışmaya durumu anlattıgımda bana güvenlik kamerasının savcılık kararı olmadan izlenemeyecegini söyledi.karakola durumu bildirm
merhabalar

otobusten sabah indikten sonra aştideki banklara kıvrıldım uyudum 3 saat kadar. uyandıgımda telefonum yerinde yoktu. güvenlik kamerasının hemen altında uyuyordum.
danışmaya durumu anlattıgımda bana güvenlik kamerasının savcılık kararı olmadan izlenemeyecegini söyledi.
karakola durumu bildirmemi söyledi. bende karakolu biraz bakındıktan sonra bulamadım otobusume binip evime geldim( buradaki karakola bildiririm düşüncesiyle).

telefonumun çalındığını çiftlik polis karakoluna ihbar etmem gerekiyormuş.
güvenlik kamerasını izlemem içinde savcılıktan kagıt çıkartmam gerekiyormuş.


ilk sorum : karakola hiç bildirmekle ugrasmasam ne olur başıma bir iş gelirmi?

ikinci sorum: savcılıktan nasıl izin alırım?

üçüncü sorum : karakola şikayet etmeden direk savcılıktan izin kagıdı isteyebilir miyim?
0
andorei
(04.08.10)
sen istediğin karakola git; o telefonun bulunma ihtimali, sokakta adriana lima'yla çarpışıp sana aşık olması ihtimalinden daha az.
0
halanne
(04.08.10)
karakola git zamanında annemin telefonu çalınmıştı bizde de telefonun kağıtları vs vardı imei no sunu falan her şeyi verdik polise, 2-3 ay sonra telefon bulundu diye haber geldi polisten gittik aldık. yani o kadar da kötümser olmamak gerek. bulunma ihtimali var.
0
rentts
(04.08.10)
Karakolu araci etmenize gerek yok. Sikayetinizi dogrudan savciliga yapabilirsiniz. Delil olarak da boyle boyle bir kamera kaydi mevcuttur, izlenilmesi faydali olacaktir diye belirtebilirsiniz.
Savci ilgili polise o isi yaptirtir. Telefonun IMEI numarasini ve icindeki hattin telefon numarasini isteyeceklerdir.
not: Icindeki numara sizden baskasina aitse bunu da belirtmeyi unutmayin. Yoksa ozensiz bir savcinin hazirlayacagi iddianame ile sucsuz birinin uzun sure hirsizlik sucundan yargilanmasina sebep olursunuz.!
0
tiberius claudius
(04.08.10)
kesinlikle çalındığını bildirmelisin @andorei, kesinlikle. inşallah bulunur.
0
kobunder
(04.08.10)
(4)

adli sicil kaydı / adli sicil arşiv kaydı - sildirme

tiberius claudius
Selamlar,2000 yılından önce cezasına hükmedilerek paraya çevrilmiş ve infazı gerçekleşmiş bir ihkak-ı hak suçu var başka bir il mahkemesinin davasını gördüğü.Hem TCK'da hem Adli Sicil Kanunu ve Yönetmeliği'nde yapılmış değişiklikler aklımı karıştırıyor.Kaydın silinmesi için cezayı veren mahkemeye mi
Selamlar,

2000 yılından önce cezasına hükmedilerek paraya çevrilmiş ve infazı gerçekleşmiş bir ihkak-ı hak suçu var başka bir il mahkemesinin davasını gördüğü.

Hem TCK'da hem Adli Sicil Kanunu ve Yönetmeliği'nde yapılmış değişiklikler aklımı karıştırıyor.

Kaydın silinmesi için cezayı veren mahkemeye mi adli sicil müdürlüğü'ne mi başvuruluyor dilekçe ile, bilenimiz var mı?

Yasa maddesi veya forumlardaki tartışmalara yönlendirmezseniz sevinirim. Her ikisini de savunanlar var.

Şimdiden teşekkürler.
0
tiberius claudius
(14.06.10)
hangi kayıttan bahsediyorsunuz adli sicil kaydı mı adli sicil arşiv kaydı mı ?
0
eymen
(14.06.10)
silinmesi için mahkemeye mi müdürlüğe mi derken adli sicil kaydından bahsediyorum.

arşiv kaydının silinmesi için yasada açıkça seksen yıl geçmesi / şahsın ölmesi / fiilin suç olmaktan çıkarılması koşulları sayılmış gördüğüm kadarıyla. ama yanılıyorsam bu noktada da düzeltmenizi rica ediyorum.
0
🌸tiberius claudius
(14.06.10)
Adli sicil kayıtlarını sildirmek için Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğü-Ankara'ya dilekçe ile başvurulmalıdır.

Adli sicil tarafından silinerek Adli Sicil Arşiv Kaydı'na düşen (adli sicil kaydının alt tarafında bulunan kısım) siciller ilgili Mahkemeye (başka yerdeki Mahkemeye de başvurulabilir ancak cezayı veren Mahkeme ile aynı dereceli olmalıdır) başvurulacak.

Silinmesi için dedikleriniz doğru; "arşiv kaydının silinmesi için yasada açıkça seksen yıl geçmesi / şahsın ölmesi / fiilin suç olmaktan çıkarılması" bu da yeni Yasadan ( 1 Haziran 2005'te yürürlüğe giren 5237 syl. TCK'dan) alınan cezaların silinmesi için 80 yıl falan geçmesi gerekiyor, burada 2000 yılında alınan bir cezadan bahsediliyor ve bu ceza yüz kızartıcı bir ceza değil bu yüzden 5 yılı da geçmiş olduğundan silinebilir.

Yapacağınız şey Mahkeme yoluyla ya da Ankara'da iseniz Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğüne - Ankara şeklindeki bir başlıkla dilekçe yazıp adli sicil kaydınızın silinmesini talep etmenizdir. Talebiniz kabul edildikten sonra ilgili mahkemeye veya aynı derecedeki başka bir mahkemeye arşiv kaydınızın silinmesi talebinizi içerir bir dilekçe daha göndermeniz/sunmanızdır. Yine talebiniz kabul edilirse bir ay içinde falan Mahkemenin vereceği değişik iş kararı kesinleşir (adresinizi doğru verirseniz size zamanında tebligat yapılırsa) ve arşiv kaydınızdan bütün kayıtlar silinir. Tertemiz olur. (bu arada hep "siz" diyerek yazdım, soru sizin olduğu için böyle yazdım. idare edin artık)
0
eymen
(14.06.10)
Merhaba,

2001 yılında hırsızlık suçundan mahkemeye çıkılmış, hapis cezası alınmamış, serbest kalınmış ise (para cezası alınmış mı emin değilim), adli sicil kaydında başvuru sonucu 5 yıl sonra kayıt silinmiş, ancak şuan suçun arşiv kaydı görünmekte ise, bu arşiv kaydının silinmesi için mahkemeye başvurulabilir mi? Geçici maddeleri okudum, ancak net olarak anlayamadığım şey; yüz kızartıcı suçun arşivi, ceza/mahkeme 2005 yasasından önce gerçekleştiyse (2001 yılında) silinebiliyor mu yoksa sadece yüz kızartıcı olmayan mı silinebiliyor. Hukuk dilini çok iyi anlayamayan bana bunu halk dilinde açıklayabilir misiniz?

Teşekkürler,

A.
0
sen
(04.11.10)
(8)

Sosyal paylaşım meraklısı sekreteri nasıl durduracağız?

tiberius claudius
Büroda herkesin kullandığı bilgisayarlar ve ama öyle IT servisi, ağ falan ciddi bir bilgisayar donanımı yok.Soru kısa arkadaşlar: Sekreterimizin XP yüklü olan makineyi bütün gün facebook, msn, twitter cart curt şeylere kullanmayacağından nasıl emin olalım? Nereden engellenir bunlar bilgisayarda?Kapa
Büroda herkesin kullandığı bilgisayarlar ve ama öyle IT servisi, ağ falan ciddi bir bilgisayar donanımı yok.
Soru kısa arkadaşlar: Sekreterimizin XP yüklü olan makineyi bütün gün facebook, msn, twitter cart curt şeylere kullanmayacağından nasıl emin olalım? Nereden engellenir bunlar bilgisayarda?

Kapatmak için mutlaka bir kontrol programı satın alınmalı ise bizim bilgisayarımız üzerindeki icraatını izlemek de işime yarar? Keylogger vs? Nedir yolu?

Her ikisi için de çözüm önerilerinizi bekliyorum.

Teşekkürler.
0
tiberius claudius
(01.06.10)
hosts dosyasını açın

127.0.0.1 facebook.com
127.0.0.1 www.facebook.com
....

diye istemediğiniz adresleri doldurun söz konusu adreslere girmeye çalıştığında bomboş bir sayfa ile karşılaşır :)
0
lpgli tosbaga
(01.06.10)
biraz iş verin.
bu kadar boşa harcayacak zamanı nasıl oluyor?
0
kediebesi
(01.06.10)
@lpg'li arkadaşım, konuyu biraz daha açar mısınız? O dosya nedir ki? Ne dolduracağız? Nereden açacağız? XP'de C:\WINDOWS\SYSTEM32\DRIVERS\ETC 'de oluyormuş, o mu? Notepad'le açıp onları yazarak farklı kaydedince mi olacak?

@kediebesi arkadaşım, sosyalleşme arzusu engel tanımıyor.
0
🌸tiberius claudius
(01.06.10)
@tiberius claudius evet hacım aynen öyle olacak 127.0.0.1 bilgisayarın kendi ip adresi olduğu için listelediğin adreslere girmeye çalıştığında yine kendine dönecek.
0
lpgli tosbaga
(01.06.10)
Hafizam beni yaniltmiyosa siz hukukcusunuz.

Tereciye tere satmak asla haddim olamaz ama, sekiz on maddelik bi yazi hazirlasaniz isyeri kurallari adi altinda. Bu isyerinde sunlari sunlari yapmak kural ihlali anlamina gelir ve birinci defasinda yazili uyariyi, tekrarinda is akdinin feshini gerektirir, mealinde. Sonra da teblig etseniz imza karsiligi. "Big brother is watching you"yu da bi sekilde ima edersiniz, bilgisayardaki faaliyetlerinin "admin" tarafindan takip edildigini sanir filan.

Ise yaramaz mi?

O isyerinde parayi ve isi siz veriyosaniz, kurali da sizin koyabilmeniz gerekir.

Turkiye'de is arayan, caliskan insandan bol ne var? Kaytarici var ama caliskan ve kurallara bagli insan da var. Maya tutan tutar, tutmayan gider, tutani gelir. Rekabet boyle bi sey. Aci ama oyle.
0
compadrito
(01.06.10)
@divit: Mevzu bahis çalışan bu alt kültüre ait değil pek. Buraları bilmez de girmez de.
@witcher: Kısa bir süre sonra taşınılacak yeni ofisteki plân odur.
@compadrito: Maalesef ülkenin birçok yerinde olduğu gibi sekreterimizle olan profesyonel(!) ilişkimiz de liyakat esasından ziyade tanışıklık hukukuna göre sürdürülüyor. Bana kalsa gitmişti çoktan da işte.. Neyse...
0
🌸tiberius claudius
(02.06.10)
işini aksatmıyorsa girmesinde bende sakınca görmedim.

ayrıca normal iş veren çalışan ilişkisi yoksa direk söyleyin böyle böyle bu sitelere giriyorsun bak girme sosyal olma artık diyin. mario soliter tetris oyna diyin.
0
fukka
(02.06.10)
valla önüne başka iş konmuyorsa kadının put gibi sessiz durmasını beklemeyin. belli ki sıkılıyor. işini aksatmıyorsa yani, aksatıyorsa da adam gibi uyarın, alavere dalavere yapmayın.
fukka'nın cevabı çok gaza getirdi şimdi beni.
başıma geldi biliyorum.
tüm işleri yapmış bitirmişim. eee başka. yok. öyle durcan. lan ne yani vakit mi öldürücem. kitap okusam, kendi işime baksam da olmaz. patron kızar. eee ne yani bu hayat?
oturup arkadaşlarıyla dedikodu yapıp iş yerini birbirine katacağına bu işi feysbuktan yapıp sizi rahat bırakıyo işte daha ne istiyosunuz :P
0
kediebesi
(02.06.10)
(4)

Ekzokrin sistem nedir? Endokrin sistemle arasındaki farklar nelerdir?

olkol
soru yukarıda. Şöyle basit bi şekilde anlatılırsa çok sevindirik olacağım.. Endokrini biliyokta ekzokrin ne iş? :) ilk defa duydum bir biyoloji sorusunda.. çokta meraklıyım kesinlikle öğrenmem lazım şimdi.. bilen bi kısacık anlatıversin hayır duamı alıcak :) teşekkürler...dipnot: evet, gece gece lys
soru yukarıda. Şöyle basit bi şekilde anlatılırsa çok sevindirik olacağım.. Endokrini biliyokta ekzokrin ne iş? :) ilk defa duydum bir biyoloji sorusunda.. çokta meraklıyım kesinlikle öğrenmem lazım şimdi.. bilen bi kısacık anlatıversin hayır duamı alıcak :)

teşekkürler...

dipnot: evet, gece gece lys ye kasıyorum :)
0
olkol
(27.05.10)
salgılarını özel bir kanal aracılığıyla ya da doğrudan vücut dışına veren sistemler. ter bezi, tükrük bezi, süt bezi gibi. Egsozdan gelsin aklına.
0
noblenible
(27.05.10)
yalnızca dil özelliği açısından bir yaklaşım.
endo (in) ekzo (ex, exit)
biri içte, diğeri dışta olan faaliyet işte.
yani galiba :)
0
tiberius claudius
(27.05.10)
biri içe doğru, diğeri dışa doğru..
yani içte dışta değil.
birinde kimyasallar (sanıyorum beyin tarafından komutlandırılarak) vücut içine yayılıyor. diğerinde de herhalde toksinler vücut dışına atılıyor.
lenfler de buna dahil midir noblenible diye sorucam ama artık görürsen bu cevabımı :)
0
kediebesi
(27.05.10)
birisi pankreasın sindirim enzimleri yapan sistemi, ter bezleri, tükrük bezleri gibi salgılarını vücut dışına veya sindirim sistemine yapan sistem(ekzokrin)
diğeri de bilindik hormonlar işte. salgılarını kana yaparlar.
0
fayfim
(27.05.10)
(6)

Para Aktarma?

kamera motor
banka işlerinden pek anlamam, sadece bankamatikten para çekip para yatırmasını bilirim ve faizlerle, ordan burdan kesilen paralarla ilgili hiç bilgim yok. mazur görün. sorum şu:garanti bankasındaki bir hesabıma her ay 200 lira yatmakta.hsbc bankasına bağlı kredi kartıma da her ay 200 lira ödemekteyi
banka işlerinden pek anlamam, sadece bankamatikten para çekip para yatırmasını bilirim ve faizlerle, ordan burdan kesilen paralarla ilgili hiç bilgim yok. mazur görün. sorum şu:

garanti bankasındaki bir hesabıma her ay 200 lira yatmakta.
hsbc bankasına bağlı kredi kartıma da her ay 200 lira ödemekteyim.
garanti bankasına yatacak olan bu 200 lirayı her ay otomatik olarak hsbc kredi kartı borcumu ödemek için kullanabilir miyim? kullanırsam para keserler mi? keserlerse ne kadar keserler? o bankamatikten bir diğerine koşuşturmayayım diyorum da.
0
kamera motor
(26.05.10)
bankaya talimat vermen gerek, telefonla da oluyor galiba.

ya da web e acıksa hesabın netten hallet ?
0
bryan fury
(26.05.10)
her ödeme için 2,5 lira gibi bir ücret alıyorlar..
bence 202,5 lira yatırmanız lazım..
tabi belki garantide farklıdır.
ama otomatik ödeme talimatını telefonlada verebilirsiniz.
0
cikklett
(26.05.10)
anladım teşekkürler arkadaşlar
0
🌸kamera motor
(26.05.10)
evet yapabilirsiniz,garanti bankasında ucreti 1,25 tir.eger kendınız ınternet bankacılıgından baska banka kartı odeme adımından yaparsanız ucretsiz.
0
iki yüzlük
(26.05.10)
garanti bankasına düzenli olarak yatan paranın hsbc'de açılacak bir vadesiz mevduat hesabına yatırılmasının istenmesi mümkün değil mi?
0
tiberius claudius
(27.05.10)
o da mümkün
0
iki yüzlük
(27.05.10)
(8)

ingilizcee yardım

redskull
"son 3 ay içerisinde arabanızı değiştirdiniz mi?"bunu ingilizceye çevirebilir misiniz.Çok teşekkürler.
"son 3 ay içerisinde arabanızı değiştirdiniz mi?"
bunu ingilizceye çevirebilir misiniz.

Çok teşekkürler.
0
redskull
(08.05.10)
have you changed your car in the last three months?
0
tiberius claudius
(08.05.10)
tiberius cladius +1
0
cnky
(08.05.10)
cnky +1
0
anonimyususer
(08.05.10)
aman ha. 'have you changed your car' derseniz arabanızda değişiklik yaptınız mı demeye yakın bir anlamı oluyor.
Have you changed cars in the last three months? demeniz daha sağlıklı.
0
sapare aude
(08.05.10)
'have you made any changes to your car' denilmediği sürece aynı araba üzerindeki değişiklik anlaşılmaz sanırım.
'have you changed cars' diye sorunca da sanki iki kişiye takas yapıp yapmadıkları soruluyor gibi :)
0
tiberius claudius
(08.05.10)
tiberius claudius -1
sapare aude +1
0
check minus
(08.05.10)
tc haklı, change kelimesi türkçesinde olduğu gibi bir şey üzerinde değişiklik yapma anlamı taşımaz tek başına. "make changes to" olarak kullanılırsa ancak o anlama, yani "modify" anlamına gelir.
0
atesikus
(08.05.10)
günlük kullanımda taşır. have you changed your hair bile olur.
0
check minus
(16.05.10)
(7)

maaş?

kedi olmus gidiyorsun
merak ettim de neden maaş sormak ayıp bir şeymiş gibi karşılanır ki? utanılacak bir şey mi bu?
merak ettim de neden maaş sormak ayıp bir şeymiş gibi karşılanır ki? utanılacak bir şey mi bu?
0
kedi olmus gidiyorsun
(30.04.10)
İş başvurusunda mı? Gunluk yasamda arkadasına mı?
0
cemo
(30.04.10)
cunku normalde birinin parasi (alim gucu) bir baskasini ilgilendirmemeli. eger ilgilendirmis soruyorsa isin altinda baska is oldugu dusunulur.
bazen de geliri yeterince yuksek olmayan biri bunu kompleks haline getirmis olur, rahatsiz olur.
bir suru gereksiz mevzu. sorani ilgilendirmiyorsa sorulmamali.
0
tiberius claudius
(30.04.10)
yamulmuyorsam görgü kuralları ile alakalı bir durum. osmanlı'dan kalma konukseverlik ile ilgili bir makale'de okumuştum. atıyorum şöyle birşeydi '' eğer ki misafir ettiğiniz er kişinin aylığı(maaş) kendilerini utandıracak bir miktar ise bunu misafirinize şiddetle sormayın onu utandırmaya teşebbüs etmeyin'' tarzıy'dı. evet bu!
0
ermoo
(30.04.10)
günlük yaşamı kastetmiştim evet..

ama üstümüze vazife olmayan pek çok şeyi soruyoruz insanlara, ya da bize soruluyor. ama maaş başka bir şeymiş gibi, çok daha başka bir sebebi varmış gibi sanki, olmayabilir de tabii..

karşındakini utandıracak bir şey yapmamak olabilir evet ama sadece o durum için geçerli değil gibi, daha genele yayılmış bu durum sanki.
0
🌸kedi olmus gidiyorsun
(30.04.10)
genel olarak konu maddiyat olunca bazı(çoğu insanlar gerilmeye başlıyorlar. bunun sebebi tahminimce hep maddi sebeplerden bozulan arkadaşlıklardan olduğudur.

bir insanın maaşı niye merak edilir sorusuna kendim cevap vermek istiyorum. birincisi dedikodu gibi bir şeydir bu, merak edersiniz sadece kimle çıktığını merak eder gibi. ikincisi de öyle bir işte çalışan adamın ne maaş aldığını bilmektir. neler kaçırmışız, ne paralar dönüyor gibi. üçüncüsü, ben acaba olması gerektiği gibi bir maaş mı alıyorum diye karşılaştırmaktır. sonuçta bilgidir yani.
0
natnan
(30.04.10)
çünkü genel inanış "paran kadar konuş"abileceğin yönündedir. bu yüzden insanlar maaşlarını açıklamaktan hoşlanmazlar. o yüzden de maaş sormak ayıptır. yaşasın parasız düzen, yaşasın anarşi.
0
serseri marti
(30.04.10)
Bana iş değiştirmek için fikir sorulmuşsa veya maaşının düşük veya yüksek olduğu vurgulanmışsa falan sorabilirim. Bunun dışında sormam, neden bilmiyorum ayıp gelir. Aynı şekilde sevgilin kim, ne iş yapar, kaç senedir berabersiniz gibi şeyler de sormam. Konuyu karşı taraf açıp değerlendirmemi istememişse.

Bizim peder de kazandığımız parayı sormazdı bize, soran "densiz"lere de kendisinin bile bize sorma gereği hissetmediğini söylermiş. (Bu arada çocukların hiçbiri de düşük gelirli değildi, kompleksli olma meselesi değil yani. O bize özel meselelerimizi de sormazdı.)

Maaşla ilgili değil de genelde, istediğin konuda bilgi vermek, istemediğinde vermemek iyi bişiy bence. Rahatlık. Karşıdakine saygı duyan bir tavır var sanki kendiliğinden söylenmeyen herhangi bir şeyi sormamakta.
0
uyuklayankedi
(30.04.10)
(7)

Ne yapsam?

flatrate
merhaba,almanya'da öğrenciyim. her şeyin ateş pahası olduğu bir yerde, lanet olsun ki, baba parasıyla okumak zorunda olan bir öğrenci. kendisi için maddi manevi her ütrlü fedakarlık yaptığım kız arkadaşım iki ay önce benden ayrıldı. onun için şunu yaptım bunu yaptım demek istemiyorum. zaten buraya b
merhaba,

almanya'da öğrenciyim. her şeyin ateş pahası olduğu bir yerde, lanet olsun ki, baba parasıyla okumak zorunda olan bir öğrenci.

kendisi için maddi manevi her ütrlü fedakarlık yaptığım kız arkadaşım iki ay önce benden ayrıldı. onun için şunu yaptım bunu yaptım demek istemiyorum. zaten buraya bunları yazdığım için bile çok utanıyorum. ama hakikaten çok bunaldım.

ayrılmadan çok kısa bir süre önce, uçuş biletinde tarih değişikliği yapabilmesi için sim kartımı kendisine bıraktım ve istanbul'a uçtum. çağrı merkezini aramanın ücretsiz olduğunu düşünüyordum ama yanılmışım. acı gerçeği faturayı görünce anladım. eski kız arkadaşım çağrı merkeziyle 26 euroluk görüşme yapmış. yahu benim yaptığım görüşme 2 euro... bu kız ne konuştu bu kadar çağrı merkezindeki insanlarla, anlamıyorum.

öğrenciyim, ve günlerim centleri bile hesaplamakla geçiyor. zamanında yediğimden içtiğimden fedakarlık yaparak hediyeydi, falandı, filandı diye bi alay sürpriz yaptığım bu insan doğum günümü bile kutlama nezaketi göstermedi.

26 euro harbiden çok az gibi gözükebilir, az da zaten. ama dediğim gibi, hakikaten centleri bile hesaplamam gerekiyor. ben de memnun değilim bu durumdan ama böyle işte.

insan gibi insan olsa, helal olsun diyeceğim; ama diyemiyorum. bu parayı talep etsem diyorum; utanıyorum. talep etmesem, bu sefer de aylık alışveriş kotamın 26 eurosu buharlaşıp gitmiş olacak.

belki yazdığım şeyler çok antipatik. "şunu yaptım bunu yaptım ben ulan" havası seziliyordur belki. ama gerçekten amacım bu değil.

bunaldım.

ne yapsam sizce?

cevaplar için peşinen teşekkür ederim.
0
flatrate
(08.04.10)
parasızlığı çok iyi bilirim. bana kalırsa iste ama ortak arkadaşlarınız varsa herkese "öküzün tekiydi 26 euro istedi telefonundan görüşme yaptığım için" vs.. şeklinde sallayacaktır, hazırlıklı ol. benim bir yanımda her zaman ko götüne rahvan gitsin diye takılır. 2 günde bir öğün ye, az ye ama (özür dileyerek söylüyorum) orospuya minnet etme derdi. bu bizim düşüncemizden çok sana kalıyor. karar senin; öven de olur yeren de.
0
phonex
(08.04.10)
bence bu kadarla kurtulduğuna şükret, bir şey talep etme. zaten 2 ay geçmiş aradan. hem ne kadar zor durumda olsan da ölüm kalım meselesi değilse böyle şeyler istemek çok zordur.
0
lemmiwinks
(08.04.10)
üzülme. bi sefer de bi tanesi beni terkedip sonraki ayların kirasına da ortak olmamı istemişti. artık kızmak yerine kahkahalarla gülmüştüm valla. eğer yeme-içme parandan kesmek zorunda kalacaksan bence iste paranı kızdan. isteyenin bir yüzü, vermeyenin iki yüzü :) değer mi değmez mi sen bilirsin tabi.
0
kediebesi
(09.04.10)
Bu tur seyler hayatlarimizin belli donemlerinde hepimizin basina geliyor. Toyluk, enayilik, romantizm, kolay kapilma vs bir suru seyle aciklanabilir bu durum ama aciklamasi ne olursa olsun paranin veya yaptiklarinizin sizden zorla alinmadigini unutmayin.
Meblag ufak, ama buyuk de olsa sizden calinmamis. Erkeklik etmis, cikarip vermissiniz, yedirmis icirmis gezdirmis guvenmis yetki vermis vs ne yapmissaniz yapmissiniz. Yasanirken iyiymis de bitince mi icinize oturuyormus diye sorarlar adama.
26 Euronuzu yolda dusurdunuz sayin. O para ve baska her ne fedakarlik yaptiysaniz basinizin gozunuzun sadakasi olsun. Geri falan isteyip de cingene anilar yaratmayin derim ben.
Yerinizde olsam 26 Euroluk ac kalirim (zamaninda kaldim da) ama yine de muhatap olmam.
0
tiberius claudius
(09.04.10)
arkadaşlarından borç al şu 26 euro mevzusunu kapat durumu onlara anlat bize anlattığın gibi 2-3 ayda kapat şu 26 euroyu. sonra keyfine bak.
0
Ayiyogi
(09.04.10)
Senden binlerce kat fazlasını kaptırmış bi kişi olarak ilk öncelikle bu olayın sadece kızlara mahsus olmadığını belirteyim.Benim o kazıkları yedikten sonra gözüm açıldı bu yaşadığım olayıda kendime hayat tecrubesi olarak aldım.Bende istememenden yanayım.Bırak .ittir et.Ben her aklıma geldiğinde haram ediyorum içim rahatlıyor sanada tavsiye ederim...
0
ayhsegul
(09.04.10)
26 euroya hayat dersi satın almışsın.
buna tecrübe diyorlar
biliyorum zordasın ama sık dişini, 1 ay günde 1 euro az harca,
hanımefendiyle de (en azından bu konu hakkında) temasa geçme
benden sana küçük bir tavsiye:
"paranı rezil et kendini rezil etme"
geçmiş olsun.
0
ezeriko
(09.04.10)
(2)

Türkçe'den İngilizce'ye çeviri

mrsnyldz
Arkadaşlar aşağıdaki yazının ingilizcesine ihtiyacım var. Daha önce benzer bir talepte bulunmuştum. metnin anlam bütünlüğü bozulmadığı müddetçe, her türlü kelimenin yerine yakın anlamlısı kullanılabilir. Çok zorlanılar cümleler atlanıla dabilir. Her türlü kolayına kaçılabilir. Bir gören 5-6 cümle çe
Arkadaşlar aşağıdaki yazının ingilizcesine ihtiyacım var. Daha önce benzer bir talepte bulunmuştum. metnin anlam bütünlüğü bozulmadığı müddetçe, her türlü kelimenin yerine yakın anlamlısı kullanılabilir. Çok zorlanılar cümleler atlanıla dabilir. Her türlü kolayına kaçılabilir. Bir gören 5-6 cümle çevirip bir başkası devam ettirebilir. -ebilinebilinir -debilinebilinir...... eğer bir el atılırsa çok memnun olurum. teşekkür ederim.



1990'lı yıllardaki gelişmeleri ilk tetikleyen 2 Ağustos tarihinde Kuveyt’in işgali ile yine Irak oldu. Gerek Ortadoğu petrollerinin gerek israil’in güvenliğini tehdit eden bu durum karşısında ABD derhal harekete geçti. Soğuk Savaşın bitmesiyle üzerindeki siyasi karar ipoteği kalkmış olan BM Güvenlik Konseyi hızla duruma el koydu. Konsey, Kuveyt topraklarını terk etmesini isteyen kararlarına Irak uymayınca yeni bir kararla 15 Ocak 1991’e kadar Bağdat’a mühlet tanıdı ve aksi takdirde, “bölgede uluslararası barış ve güvenliğin sağlanması için gerekli her türlü yola başvurulacağı” uyarısında bulundu. Saddam bu karara itaat etmeyince ABD liderliğindeki bir koalisyon tarafından harekat başlatıldı. Koalisyona Arap devletlerinden Bahreyn, Mısır, Fas, Katar, Suudi Arabistan, Suriye ve Birleşik Arap Emirlikleri de katıldı. Batılı devletler kurmaya arasında Yunanistan da vardı. Filistin liderliği ise aksine Saddam Hüseyin’i tuttu ve bu yüzden savaş sonunda uzun süre Arap ülkeleri tarafından boykot edildi.

Birinci Körfez Savaşı sırasında Türkiye aktif olmakla beraber temkinli ve savaşa fiilen katılmayı başından beri öngörmeyen bir politika izledi. Cumhurbaşkanı Özal’ın aldığı başlıca tedbir savaşın hemen başında Kerkük-Yumurtalık petrol boru hattının kapatılmasıydı. Özal’ın savaştan önce ve savaş sırasında Başkan George Bush ile en fazla temas eden liderlerden biri oldu. Bunu Başkan Bush ve onun Başkanlığı sırasında Milli Güvenlik Müşavirliğini yapan Brent Scowcroft beraberce yazdıkları “Değişen Dünya” başlıklı kitapta özellikle belirtiyorlar.
0
mrsnyldz
(08.04.10)
It was again Iraq which first triggered the incidents in 1990's with the invasion of Kuwait on August 2. The USA immediately took action against this situtation which constituted a threat both for the Middle East petrol and Israel's security. The UN Security Council, of which the mortgage of political initiative had been taken by the culminating of the Cold War, immediately took the situation in hand. The Council, by a new resolution, had granted Baghdat a term of respite until 15 January 1991 as she did not comply with their resolution which had urged her to clear out the Kuwaiti land, and warned her by indicating that "any measures in order to maintain international peace and security in the region was going to be taken." When Saddam did not obey this resolution, an opearation was commenced by a coalition led by the USA. Amongst the Arabian states Bahrain, Egypt, Morrocco, Qatar, Saudi Arabia, Syria and United Arab Emirates also joined the coalition. On the contrary, the Palestinian leadership supported Saddam Hussein and this is why she was boycotted by the Arabian states at the end of the war.
Turkey, being active during the First Gulf War, pursued a policy that was deliberate and rejected being efficaciously involved in the war right from the beginning. The primary precaution taken by President Ozal at the beginning of the war was closing down the Kirkuk - Yumurtalik petrol pipe line. Ozal was one of the leaders who had most often been in touch with President Geroge Bush before and during the war. President Bush and Brent Scowcroft who had been conducting the Consultancy of National Security during his presidentship are pointing to this fact in their book titled "A World Transformed" which was authored by themselves.


Rica ederim. Gule gule kullanin.
0
tiberius claudius
(08.04.10)
gerçekten çok teşekkür ederim benim için önemliydi ellerine sağlık.
0
🌸mrsnyldz
(08.04.10)
(4)

güneş kremi tavsiyesi

böhü
tavsiye edebileceğiniz,yağlı cilde göre,güneşe çıktığımda amele yanığı yapmayacak güçlülükte kaliteli bir güneş kremi arıyorum.önerisi olan?
tavsiye edebileceğiniz,yağlı cilde göre,güneşe çıktığımda amele yanığı yapmayacak güçlülükte kaliteli bir güneş kremi arıyorum.önerisi olan?
0
böhü
(08.04.10)
sebamed suncare 50+
0
tiberius claudius
(08.04.10)
la roche posay anthelios 50+
0
ecece
(08.04.10)
Cilt yağlıysa La Roche Posay 30 diyorum, başka da bir şey demiyorum.
0
canimnicknameyazmakistemiyor
(08.04.10)
a bi de hem yüz hem vücut için kullanılabilecek bir şey olursa süper olur
0
🌸böhü
(08.04.10)
(3)

Hukukçulara?

numan aga
Bir kamu kurumunda hakaret meydana geldiğinde tutanak tutulması hemen olay anında mı yapılmalıdır. bir iki gün sonra şahitlerle birlikte o güne atıfta bulunarak tutanak tutulabilir mi?
Bir kamu kurumunda hakaret meydana geldiğinde tutanak tutulması hemen olay anında mı yapılmalıdır. bir iki gün sonra şahitlerle birlikte o güne atıfta bulunarak tutanak tutulabilir mi?
0
numan aga
(04.04.10)
tutanak dedigimiz sey, olumlu/olumsuz bir olay ne zaman nasil meydana gelmis diye anlatmak amaciyla, olay sirasinda veya olayin hemen ardindan kaydettigimiz metindir. diger turlusu olsa olsa rapor olur.
ikna yeterliligi acisindan kanimca tutanaga gore daha zayiftir. kisilerin olaydan sonra orgutlenmis olmalari olasiligi akla gelebilir. ama hic yoktan da bir yerde iyidir.
0
tiberius claudius
(04.04.10)
bir iki gün değil, aylar sonra dava açtığınızda bile hakaretin meydana geldiğini şahitler hakime anlatarak kanıtlar.
0
esenboga
(05.04.10)
tutanak denilen şeyin hukukta aman aman bir yaptırımı , ya da faydası yoktur.
önemli olan o tutanakta yazılan olayların ve şahitlerin mahkeme karşısında da metni tekrar etmeleridir. esenboğa'nın da dediği gibi tutanak olmadan dava açıp kişileri de tanık olarak gösterebilirsiniz. yalnız tutanağın şöyle bir etkisi var. insanlar sıcağı sıcağına imza atabiliyorlar ve ilerde bununla ilgili bir muhakemede yan çizemiyorlar. ama tutanak olmadan tanık göstermişseniz tanıklık yapmak için ayak diretebiliyorlar. o açıdan faydası var.
0
ground
(05.04.10)
(11)

Nutellalı soru

rurouni
sol frame de nutella baslıklarını gorunce bi sorayım dedim. bu nutella ve herhangi böyle çikolata türevlerini ekmeğinin üstü sürüp yemeyi sevmeyen bi ben miyim? normalde hastasıyım kaşık kaşık yerim her türlü ama işin icin ekmek vb. ürünler girince iğreniyorum nerdeyse.
sol frame de nutella baslıklarını gorunce bi sorayım dedim. bu nutella ve herhangi böyle çikolata türevlerini ekmeğinin üstü sürüp yemeyi sevmeyen bi ben miyim? normalde hastasıyım kaşık kaşık yerim her türlü ama işin icin ekmek vb. ürünler girince iğreniyorum nerdeyse.
0
rurouni
(03.04.10)
yalnız değilsiniz. hatta ben kaşık kaşık yemeyi de sevmem, kahvaltıda falan da aramam. sözlük ortamında nutella abartılıyor bence.
0
resistance is futile
(03.04.10)
duyan yivrençsin diyo ama ben sosis ve salamla yemeyi çok seviyorum.
ama nutella'yı protesto ediyorum, marka olarak onu yemiyorum. sarelle alıyorum canım çektiğinde.
kakaolu kek sevmez misin? o tür bişi ekmek üstü çokokrem.
anaokulunda bazı günler akşamüstü çokokremli ekmek çıkardı da allahım delirecek gibi olurdum bi dilim daha yiyim diye. :)
0
kediebesi
(03.04.10)
kızarmış ekmek ile şahane oluyor ya. normal ekmek ile çok kötü oluyor ağzının tavanına yapışıyor insanın ama ekmeği kızartınca o çikolata eriyor hafiften. denemediysen dene ama ekmeği yağlamayı unutma
0
ayiadam
(03.04.10)
@kediebesi
bende kaşıkla yemeyi sevmem ama dediğin gibi salam sosisle çok severim bir de margarin ya da tereyağıyla birlikte olursa müthiş bşi :) kaç arkadaşımı bağımlı yaptım hatırlamıyorum :)
0
olkol
(03.04.10)
@resistance is futile

ya benim sorumda biraz burda cıkıyo ortaya tatlı, cikolata sevmeyen zaten yemezde ben seviyorum hepsini ekmeğin üstüne sürme gibi aktiviteler cok itici geliyo.
0
🌸rurouni
(03.04.10)
yok ben de çikolata tatlı falan severim de, kahvaltıda yediğim tatlı bal reçelden öteye gitmiyor. masada olursa yiyorum 1-2 kere ama bittikten sonra aramıyorum falan. öyle yani.
0
resistance is futile
(03.04.10)
ben nutella, sokella tarzı seyleride sevemiyorum nedense ama cikolata manyagıyım..yine arada bi kasıkla yemek nutellayı fena diilde ekmek ustu konusunda sendenım sanırım
0
little miss sunshinee
(03.04.10)
bazı insanlar da naneli çikolata ile ilgili öyle düşünüyor mesela.
çikolata eşlikçileri çok çeşitli netekim.
0
kediebesi
(03.04.10)
ben de iğreniyorum ekmek üstü yemekten. bi tatlı bi tuzlu, ıyy. yalnız değilsin :)
0
black sabahat
(03.04.10)
ben tuzlu aycekirdegini ayiklayip biriktirdigim icleri nutella kavanozuna atiyorum. nutella eriyik haldeyken. sonra biraz katilastiginda gofret gibi oluyor. bazilari tatli-tuzlu birlikteligini biraz sevimsiz buluyor nedense.
0
tiberius claudius
(04.04.10)
halbuki tuz tatlının tadını arttırıyur.
0
kediebesi
(04.04.10)
(6)

gerizekalıya anlatır gibi ebay-paypal

kibritsuyu
aradığım kompakt makine lensini ebay'de buldum. hatta makineme bakan tamirci "bi tane de fazladan bana al, ben parasını veririm" dedi.şimdi biri bana bu ebay'den paypal kullanarak nasıl ürün alınır anlatabilir mi? paypal'de hesap açtım. onaylı falan oldum. kartımdan para çekti $3,90 kadar. orada dur
aradığım kompakt makine lensini ebay'de buldum. hatta makineme bakan tamirci "bi tane de fazladan bana al, ben parasını veririm" dedi.

şimdi biri bana bu ebay'den paypal kullanarak nasıl ürün alınır anlatabilir mi? paypal'de hesap açtım. onaylı falan oldum. kartımdan para çekti $3,90 kadar. orada duruyor. paypal olayı tamam.

ebay'den ne yapıcam? paypal hesabına garanti bankası hesabımdan, kartımdan falan para mı aktarıcam, yoksa ben ebay siparişini verince direkt çekecek mi garanti kartımdan, medir nasıldır? gittigidiyor gibi değil pek, bi yardım gözünüzü seveyim, gerizekalıya anlatır gibi.
0
kibritsuyu
(30.03.10)
e-bay'de urunu aliyorum'a bastiktan sonra odeme secenegi olarak paypal cikacak.
paypal kullanici ismi ve sifrenizle gireceksiniz.
orada paypal hesabinizla iliskilendirdiginiz kredi kartinizdan ne kadar cekilecegi, o vaktin tl'sine cevrilmis sekilde, karsiniza cikacak ve islemi onaylamaniz beklenecek.
zor kismini halletmissiniz paypal hesabinizi acip kredi kartini tanittiginiza gore.
gerisi pespese uc dort tane tiklama kalmis.
0
tiberius claudius
(30.03.10)
paypal hesabınıza da para yatırmanıza gerek yok. hesaptaki parayı öncelikli olarak harcayacak, kalan miktarı da otomatik olarak kartınızdan çekecektir paypal.
0
sanal uyku
(30.03.10)
peki önce paypal hesabıma girip kredi kartımdan paypal hesabıma para aktarmam falan gerekmiyor mu? o iş otomatik mi olacak yoksa?

edit: ben bunu sorana kadar sanal uyku cevap vermiş.

teşekkür ettim herkese.
0
🌸kibritsuyu
(30.03.10)
alacaginiz urunun fiyatina da dikkat edin. belirli bir siniri asarsa gumrukte takilir.
bir de ozellikle bir urunden birden fazla alinca suphe olusturuyor.
0
cench
(30.03.10)
iki ayrı kişiden alacağım (biraz farklı ürünler). biri 24 euro, biri 35 dolar.

nedir gümrükten geçme sınırı? takılır mı bunlar?
0
🌸kibritsuyu
(30.03.10)
yok takılmazlar, gümrük sınırı 150 avro.
0
wickfox
(14.05.10)
(7)

ebay nasıl okunur? (açık arttırma sitesi)

kibritsuyu
ben "iibey" diye okuyorum ama kime bir konuda bahsedecek olsam önce anlamaz gözlerle suratıma bakıp akabinde de "haa ebay (yazıldığı gibi) diyosun sen" diyorlar.ben mi yanlış okuyorum, yoksa hakikaten ebay diye (yazıldığı gibi) mi okunuyor?
ben "iibey" diye okuyorum ama kime bir konuda bahsedecek olsam önce anlamaz gözlerle suratıma bakıp akabinde de "haa ebay (yazıldığı gibi) diyosun sen" diyorlar.

ben mi yanlış okuyorum, yoksa hakikaten ebay diye (yazıldığı gibi) mi okunuyor?
0
kibritsuyu
(30.03.10)
yok onların yanlışı.
0
cedric
(30.03.10)
ben her zaman iibey olarak okurum ve etrafımda yazıldığı gibi okuyana da rastlamadım. zaten niye yazıldığı gibi okunsun ki.. siz iibey demeye devam edin bence anlayan anlar :)
0
guro1907
(30.03.10)
iibey

bu arada onlara chryslerden bahsetsene biraz, nası okuyolar onu merak ettim.
0
carliston
(30.03.10)
bay, magazanin satis yapilan bolumu anlaminda. turkce olmadigi asikar.
bu durumda basinda gelen e'nin de turkce olarak gelmedigini anlamalari zor olmasin.
turkce'yi koruma egilimi ve yabanci sozcuklere olan direnc benim de takdir ettigim seyler ama adamlarin yabanci sitelerini de turkce okumak bence sacma.
electronic bay sonucta uzunu, iibey diye okumak gerek. ebay da neyi nesi
0
tiberius claudius
(30.03.10)
iibey. hatta okunduğu gibi yazılan türkçe bir site var. vergisi düşük malları türkiyeye getiriyor.
iyibey.com
0
ground
(30.03.10)
onlara "Lynyrd Skynyrd" ı sevip sevmediklerini sorar mısınız? düğüm olurlarsa anaktarı bende, beni bulun yine.

iibey tabii ki. :)
0
kedi babasi
(30.03.10)
onlara "consequences" de.
0
suicides underground
(31.03.10)
(7)

Kola Iciyim mi?

SevmeBeni
Askerden geldigimden beri(2.5 ay) kilomu korumak istedigimden beslenmeme ozen gosterip, kola icmiyorum. ve su an canim cok fena kola cekiyor; kola iciyim mi? yoksa bu vakte kadar sabrettim diyip icmemeye devam mi ediyim?
Askerden geldigimden beri(2.5 ay) kilomu korumak istedigimden beslenmeme ozen gosterip, kola icmiyorum. ve su an canim cok fena kola cekiyor;

kola iciyim mi? yoksa bu vakte kadar sabrettim diyip icmemeye devam mi ediyim?
0
SevmeBeni
(28.03.10)
kolayi ne kadar icmekten soz ediyorsunuz ki?
caniniz cok cekiyorsa ufak tefek goturun ama eger gununuz hareketsiz geciyorsa ve kilo almaya meyilliyseniz uzak durun derim. amac asit ise sodayla neyin ikame edin.
0
tiberius claudius
(28.03.10)
abartmamak kosuluyla coca-cola zero da icebilirsin.
0
sourlemonade
(28.03.10)
bi kadehten bi şey olmaz. :D
0
rurouni
(28.03.10)
ya light kola var bu durumlar için? ondan tüketin. iradeyi bi kere bozunca gerisi geliyor ancak dikkat.
0
theos ek mekhanes
(29.03.10)
kola içmeyin şekerli zararlı, light cola da içmeyin aspartam içerdiği söyleniyor şekerden bile tahlikeli.
ayran, şalgam suyu, kefir, boza, şekersiz yeşil çay çok değerli gıdalar.
0
joepiscopo
(29.03.10)
kola, light da olsa asitli her türlü içecek, meyve suyu tehlikeli. ben kolayı light ice tea şeftali sayesinde bıraktım. en azından kolaya göre daha az zararlı.
0
overdose
(29.03.10)
ilk başlarda sodayı gazoz ya da az miktarda meyve suyuyla karıştırarak içebilirsin bu da etkili olur kolayı bırakmana.
0
overdose
(29.03.10)
(3)

çok çaresiz kaldım-erasmus

duygumsu
bendeniz erasmusa başvurdu.17 mart gibi gitmeye hak kazandınız diye mail gelmiş bana danimarka için.ama ben danimarkanın kontenjanı 1 kişi sanıyordum hatta elemanla "hadi iyisin sen gidiyon danimarkaya" diye dalga geçiyodum.ama ben de gidiyomuşum meğer.ama 24 marta kadar sonmuş belgeleri toplamak.be
bendeniz erasmusa başvurdu.17 mart gibi gitmeye hak kazandınız diye mail gelmiş bana danimarka için.ama ben danimarkanın kontenjanı 1 kişi sanıyordum hatta elemanla "hadi iyisin sen gidiyon danimarkaya" diye dalga geçiyodum.
ama ben de gidiyomuşum meğer.
ama 24 marta kadar sonmuş belgeleri toplamak.benim daha demin haberim oldu.napcamı şaşırdım.kursa falan gidiyodum.hazırlık yapıyodum seviniyodum.ama...
acaba gitsem desem haberim yoktu diye kabul edilir mi?
olumlu cevaplara ihtiyacım var, üzüntüden ölücek gibiyim.
inanamıyorum.
0
duygumsu
(28.03.10)
okulun Erasmus isleriyle ugrasan birimine ulasip dert anlatabilirsiniz.
onlara verdiginiz iletisim bilgilerinizin gecerliligini kabul etmissiniz demektir ve oralardan size ulasildiginda bundan haberdar olmaniz sizin sorumlulugunuzda. ustelik sanirim okulda da genel duyuruyla (pano vb) bildirmislerdir ayrica. dolayisiyla hukuki acidan size deyim yerindeyse teblig usulune gore yapilmis.
dolayisiyla kimseyi sizi gecikmeli de olsa kabule "zorlamaniza" yarayacak bir durum yok. fakat eger okuldaki o birim cok merkezi hareket etmiyor ve tum degisim ogrencilerinin islemlerini ayni anda baslatip yurutmuyorsa size halen yardimci olma sanslari belki olabilir.
gitmeyi gercekten bu kadar istiyorsaniz girisken olun, acaba gitsem sorsam arasam diyerek vakit kaybetmek yerine, gidin sorun arayin.
yine de nacizane gorusum -her ne kadar bu olasiligi duymaya kendinizi kapatmissaniz bile- gidemeyecek olursaniz uzulmemeniz.
hepimizin hayatta kacirmaktan buyuk uzuntu duydugumuz firsatlarimiz oluyor fakat kendim icin konusayim, bunlar her seferinde daha sonra cok daha iyi bir firsati yakalamam icin gerekli olan kacirmalar olmustur benim icin. hayirli tarafindan bak demenin biraz daha somut bir yolu yani :)
umarim dilediginiz gibi olur
0
tiberius claudius
(28.03.10)
hangi okul oldugun bilmiyorum ama ayni universitede olmadigimiz kesin. bu sene ben de cilgin bir erasmus surecinden gectim.yerlestirildigim okula itiraz ettim, cunku siralamada benim altimdaki insanlarin ayni ulkede daha iyi okullara yerlestigini gorunce "cildirdim" desem yeridir. ilk itirazimda hemen olmaz diyerek geri cevrildim,listeler yollanmis da artik bu isin geri donusu olmazmis. bir iki uc derken haftada birkac kez kapilarini asindirdim iki hafta boyunca, en sonunda kendileri beni arayip birkac okul sundular ve degistireceklerini soylediler. uzun lafin kisasi kesinlikle pesinden kos, proseduru arastir, daha once basina boyle bir sey gelmis olan var mi okul icinde onlari bir ogren mumkunse, umarim geri donusu olan bir durumdur. kolay gelsin simdiden
0
zoch
(28.03.10)
belgelerimi karşı okulun eline ulaşması gereken son tarihinden tam 3 hafta sonra gönderdim benzer bir karışıklık sebebiyle. karşıdaki okula ve ordaki koordinatörüme durumu açıklayarak. hatta o belgelerde yanlışlık çıktı aynı evrakları tekrar hazırlayıp tekrar gönderdim. tahminen son teslim tarihinden bir buçuk ay sonrasıydı hatta 2 ay bile olabilir. ama sorun olmadı bende. yani bu durumlar için kişilerin inisiyatiflerine kalıyor. sen de sorun yaşamazsın umarım. ama karşı okulla ve koordinatörünle iletişim kur ve durumunu izah et, belgelerini bir an önce hazırla. sanmıyorum bir sorun olacağını..
0
kedi olmus gidiyorsun
(28.03.10)
(12)

yaz saati uygulaması

bıdıbıdı
bilindiği gibi bugün saatler gece 3te bir saat ileri alınıyor. peki neden gecenin üçünde kalkıp almalıyız? ben yatmadan önce alcam unutmamk için ama neden böle 11 12 gibi değil de tee 3te? bunun sebebini bilen var mı acaba?
bilindiği gibi bugün saatler gece 3te bir saat ileri alınıyor. peki neden gecenin üçünde kalkıp almalıyız? ben yatmadan önce alcam unutmamk için ama neden böle 11 12 gibi değil de tee 3te? bunun sebebini bilen var mı acaba?
0
bıdıbıdı
(27.03.10)
bizim yerel saatimiz (türkiyenin yani) gmt+3 olduğu için. gmt yi araştır anlarsın
0
seljax
(27.03.10)
günün en ölü saatleri olduğu içindir. hiçbir şeyi etkilemeyecek, etkilese bile minimum derecede etkileyeceğindendir gibi.
edit: iyi sallamışım :)
0
teritori
(27.03.10)
ama telefonda mesela gmt +2 iatanbul ya da ankara yazıyo. neden?
0
🌸bıdıbıdı
(27.03.10)
türkiye'nin batısı gmt+2, fakat sivastan sonra bir saat daha artıp gmt+3 oluyor diye duymuştum. ama ne kadar doğru bilemiyorum..
0
guro1907
(27.03.10)
gmt+2'dir yerel saatimiz, yanlış olmasın...
0
uyuzcan
(28.03.10)
@guro;türkiye ulusal saat olarak sadece ığdır ve izmit meridyenleri alır.yazın ığdırın,kışın izmitin saati ortak saat olarak alınır.dolayısıyla yerel saat farkı bölgeler arasında olsa bile görmezden gelinir.duyduğunuz şey yanlış çok büyük bi ihtimal.
0
p a t r i o t
(28.03.10)
GMT, greenwich mean time veya greenwich meridian time olarak bilinen, dunya zaman dilimlerinin baslangic noktasi.
buradan doguya gidildikce her 15 meridyende bir (15 meridyen*4 dk mantigiyla)bir saat oynamis olacak. turkiye 26-45 dogu meridyenleri arasinda. yani hem 16-30 hem de 31-45 zaman araligini kapsiyor.
0-15 dogu meridyenleri (gmt+1)
16-30 dogu meridyenleri(gmt+2)
31-45 dogu meridyenleri(gmt+3)
haliyle eger saatlerdeki oynamayi zaman dilimlerinin baslangici olan noktada yapacaksak, icin bizim icin o nokta bu saate denk geliyor.
ha ama gece isi olmayan bir adam icin saatini geceden bir saat ileri alarak yatmasi bir sey kaybettirir mi? hayir. sabah kalktiginda gordugu saat halihazirda dogru saat olacaktir.
ve fakat dikkat etmek gerek.. bazi elektronik aletler bu islemi otomatikman yapiyorlar. uzerine bir saat de kullanici atinca sacma oluyor.
0
tiberius claudius
(28.03.10)
herkese teşekkür ederim. ama ben de tr.nin yerel saati +2 die biliyorum yani 2 ve 3 e girmiyoruz. tek bi saat var die biliyorum. bi de e peki neden ığdır ve izmite göre alınıyor? yani bu ne demek? aradaki zaman farkındandır da ama yazın biri kışın başka biri neden?
0
🌸bıdıbıdı
(28.03.10)
degisikligin sebebi gun isigindan daha fazla yararlanma hevesi. bir saat de olsa "gun" tabir ettigimiz gunesin kendini gosterdigi, isisini ve isigini yaydigi gunduz bolumundan kullanmak istememiz.
daha saglikli, daha az enerji harciyor, dunyanin geri kalaniyla uyumlu vs vs...
0
tiberius claudius
(28.03.10)
@bıdıbıdı;ığdır ve izmit saatlerinin alınmasının sebebi türkiyenin en uç paralellerinde bulunmasıdır.tiberius'un dediği gibi bu değişimin amaçlarından birisi güneşlenme süresinden faydalanmak.başka birisi de türkiye'nin doğu batı doğrultusunda çok geniş sınırları olmadığından ülke içerisinde oluşabilecek karışıklığı engellemek...
0
p a t r i o t
(28.03.10)
tamamen saçmalık. gereksiz atraksiyon. en azından türkiye için.
0
ssjam
(28.03.10)
@bıdıbıdı
tiberius claudius arkdaşım açıklamış saolsun da biz ne yazdık!?!1. gmt+3 tü ileri aldık gmt+2 olduk. 2 saat daha ileri alırsak gmt olucak. üç ileri bi geri alırsak doğru saate ulaşmış oluruz.

illa böyle karışık mı yazmak lazım yahu
0
seljax
(31.03.10)
(19)

Bu çocuğu nasıl kıç ederim ?

vaktimyok
evet kıç.Ustalar benim bi arkadaşım var. Bu çocuk 18 yaşında. Bi manita yapmış kendisine birden makatı tavana vurdu. Bende 18 yaşındayım ve manitam olmadı şimdiye kadar. Ben kafaya takıyomuyum, hayır. Bu çocuk paso diyo bana "ulan 18 yaındasın haala manitan yok". Ben buna ne yapayımda g*t edeyim a d
evet kıç.

Ustalar benim bi arkadaşım var. Bu çocuk 18 yaşında. Bi manita yapmış kendisine birden makatı tavana vurdu. Bende 18 yaşındayım ve manitam olmadı şimdiye kadar. Ben kafaya takıyomuyum, hayır. Bu çocuk paso diyo bana "ulan 18 yaındasın haala manitan yok". Ben buna ne yapayımda g*t edeyim a dostlar. Ne diyeyimde şöye içine otursun ?
info: bi insanın manitasının olmaması çirkin olduğu anlamına gelmez. Allah'a şükür tipimiz yerinde.
0
vaktimyok
(27.03.10)
git kendine MANİTA bul.
0
rurouni
(27.03.10)
manitasını elinden al?
çok acımasız oldu, farkındayım...
0
uyuzcan
(27.03.10)
daha yaratıcı fikirler bekliyorum :)
0
🌸vaktimyok
(27.03.10)
kitap oku.
0
metraj04
(27.03.10)
mazlum psikolojisinden kurtul önce. öç alma duygusuyla çocukça ve kendini alçaltıcı hareketlerde bulunma. başarılı olduğun bir konuya yoğunlaş, o konuda ismini duyur, kendine bak, farklılık yarat, efendi ol, kitap oku, spora başla, hobi edin. anlık heveslerin vereceği doyum hissine nazaran uzun vadede daha etkili olacaktır. kızlar, duruşlu erkekleri sever.
0
cisimi yapiyom popom kuru kaliyo
(27.03.10)
@cisimi yapiyom popom kuru kaliyo
benim çok kız arkadaşım var ancak sevgilim yok. ayrıca hobi olaraktan elektro gitar çalıyorum.
0
🌸vaktimyok
(27.03.10)
montla sıç.

aradan çıksın da kim diyecek gerilimi olmasın.
0
late viper
(27.03.10)
ooo elektro gitar çalıyosan direk manita yaparsın zaten. hemen bi sahile git gitarla akdeniz akşamları- mavi duvar ikilisini seslendir. manitalara duygusal kırılgan bi erkek olduğunu hissettir. sonra sana naber diyen olursa ya böyle ayaküstü kasıyo msn varmı de. var diyecektir msnden konuşurken bak şu şarkıları çok beğeniyorum diyip bikaç duygusal parça gönder dinlet kız sana tav olur. sonra ya bu aralar canım çok sıkkın birileriyle dertleşmeye ihtiyacım var içmeye gidelim mi de öbür gün kızı bara götür orda iki bira muhabbet derken manitayı bağlarsın

tüm bunlar yerine bambaşka faydalı işler de yapabilirsin.
0
posteriti
(27.03.10)
Üniversitede kızlar teklif ediyormuş.
0
iamthewalrusulan
(27.03.10)
biraz sabret büyü, böyle seyleri dert etmeyecegin yaşa gel.
0
atmacaged
(27.03.10)
bazı arkadaşlar beni eleştirmiş. ama bi anlama kıtlığı var ki: Sorum nasıl manita yaparım değil, çocuğu nasıl kıç ederim. Bi de elektro gitarı metal müziği sevdiğim için çalıyorum.
Bu arada "manita" ibaresini kullanmayı çok severim. Bunu da eleştiren arkadaşlara burdan selamlarımı yolluyorum :)

@late viper
modası geçti yahu

@iamthewalrusulan
onu dershanedeki hocalar gaz vermek için mi kullanıyordu?
0
🌸vaktimyok
(27.03.10)
O senin için.
Bana da 'doktorada kızlar teklif ediyormuş' diyorlar şimdi.
Bir de 'yüksek lisansta kızlar teklif ediyormuş' versiyonu var. Bak sözlükten:D
0
iamthewalrusulan
(28.03.10)
mutlaka arkadaşının vardır zayıf bi noktası.o sana öyle dediği anda hemen bekletmeden yapıştır zayıf noktasını.
misalen
kötü cocuk: - 18 yaşına gelmişsin hala......bla bla bla
esas oğlan(sen): -bas git lan bok kadar boyunla.senin güttüğün koyun benim s...m çoban var

bu bi örnek tabi.ben veledin boyunun kısa olduğunu farzederek söyledim.bikaç tane açığını sana öyle söylediği anda vur yüzüne bişey yapamaz.ağzın ii laf yapıyorsa öyle ama sonra altta kalırsan karışmam :D
0
demirr
(28.03.10)
cocugu sen degil manita kic eder. az bekle.
0
tiberius claudius
(28.03.10)
yazmak bana nasip oldu:D
seviş geçer.
0
p a t r i o t
(28.03.10)
1 ile yetinemiyorum de
0
yuto
(28.03.10)
arkadaşını kıskanmayacak ve tahriklere kapılmayacak kadar büyü önce!
0
etna
(28.03.10)
@etna

Ben "sonunda ünlem işareti kullanılacak kadar ağır bir sorumu sordum?" diye sorarım sana :)
paşam biz genciz her genç genelde böyle şeyleri düşünür bazen.
0
🌸vaktimyok
(28.03.10)
manita yapilmaz, manita dogulur!
0
gunlerin kopegi
(28.03.10)
(5)

Ehliyeti kaybettim ne yapmam gerek?

nex
soru başlıkta.. ankaradayım.. çok mu uğraştıracak bu iş?
soru başlıkta.. ankaradayım.. çok mu uğraştıracak bu iş?
0
nex
(27.03.10)
kimlik prosedürü ile aynıdır heralde. ilk iş bir süreli yayına zayi ilanı vermek. daha sonra emniyete gidip güzel bir ücret karşılığında yeni kimliği edinmek.
0
robin crusoe
(27.03.10)
4. Ehliyetimi kaybettim. Ne yapabilirim?

2918 Sayılı Trafik Kanunu'na bağlı Yönetmeli'ğin 83.maddesinde; "Zayi edilen ve yıpranmış olan sürücü belgeleri, sahibinin beyanı esas alınarak bir dilekçe ile müracaatı üzerine, yenisi verilerek değiştirilir" denilmektedir.

* Zayiinden sürücü belgesi çıkarmak için istenilen belgeler:

1- Trafik Tescil Şube Müdürlüğü'ne hitaben dilekçe.
2- Nüfus cüzdanı aslı ve fotokopisi (2 Adet)
3- 2 Adet vesikalık fotoğraf.
4- Sürücü belgesi kartı ücreti.

trafik.gov.tr
0
ocanal
(27.03.10)
ilana gerek yok artık diye biliyorum.
0
kimlanbu
(27.03.10)
ilana gerek yok.
ankamall'in oradaki emniyet sarayinin trafik bolumunden aliniyor yenisi.
ama ben seneler once 65 lira mi ne vermistim, biraz tuzlu hatirliyorum proseduru.
0
tiberius claudius
(27.03.10)
ehliyeti geri almak için ilana gerek yok ama ilerde başınızın ağrımasını istemiyorsanız ilanı elinizde bulundurun. kimlikle birisi suç işlerse ben zamanında kaybetmiştim aha bu da kanıtı diyebilmek için.
0
robin crusoe
(27.03.10)
(3)

Sufism - Ceviri

gunlerin kopegi
This is all you. And this is all us.Hepsi sensin. (Her sey sensin) Biz hepsiyiz. (Hepsi biziz) (Bu mudur?)tesekkurler.
This is all you. And this is all us.

Hepsi sensin. (Her sey sensin) Biz hepsiyiz. (Hepsi biziz)

(Bu mudur?)

tesekkurler.
0
gunlerin kopegi
(27.03.10)
bu senin ne oldugun (tamamen, tam olarak ne oldugun). ve bu bizim ne oldugumuz.
0
jupiterianvibe
(27.03.10)
sen busun. biz buyuz.
evet tiberius a ben de katılıyorum
en doğrusunu yazmış
0
kediebesi
(27.03.10)
Bunlarin hepsi sensin. Bunlarin hepsi biziz.
0
tiberius claudius
(27.03.10)
(2)

çok acil bir çeviri, kolay da hem bir el atsanız

ssskkk
Sorry to be driving you crazy however since the student is enrolled for 6 sessions, he may take advantage of one (but not both) of the following promotions:1) Prepaid discount OR 2) Study 6 sessions and get the 7th session free.
Sorry to be driving you crazy however since the student is enrolled for 6 sessions, he may take advantage of one (but not both) of the following promotions:

1) Prepaid discount OR

2) Study 6 sessions and get the 7th session free.
0
ssskkk
(26.03.10)
Artık sinirinizi bozduğumun farkındayım fakat öğrenci 6 seanstır kayıtlı olduğu için, aşağıda yazan iki promosyondan birinden yararlanma şansı var:

1)Ön ödeme indirimi
veya
2)6 seans çalışınca 7. ders bedava
0
the twilight is my robe
(26.03.10)
6 seanstir kaydolmus olmaktan ziyade, kayit alti donem icin yapilmistir dedigini saniyorum. SINCE sozcugu beri anlami degil, bundan oturu anlami vermek icin kullanilmis.
0
tiberius claudius
(26.03.10)
(10)

dalgınlık ve unutkanlık

demirr
çok dalgın ve unutkanım.bazen o kadar önemli şeyleri unutuyorum ki bigün başıma bi bela açacak diye korkuyorum.ne yapsam yenemedim bu özelliğimi.böyle günlük hayatta uygulayabileceğim basit önerileri olan varsa paylaşırsa çok sevinirim...teşekkürler
çok dalgın ve unutkanım.bazen o kadar önemli şeyleri unutuyorum ki bigün başıma bi bela açacak diye korkuyorum.ne yapsam yenemedim bu özelliğimi.böyle günlük hayatta uygulayabileceğim basit önerileri olan varsa paylaşırsa çok sevinirim...teşekkürler
0
demirr
(25.03.10)
tebokan deneyebilirsiniz. ginko biloba özütü, ezcanelerden bulabilirsiniz.
dikkat ve odaklanma egzersizleri yapabilirsiniz. en iyisi nefese veya mum alevine odaklanmaktır.
ayrıca ünlü bir zen hikayesi vardır. sizin durumunuza da uyabilir. bir zen ustası, çekirgesinin çay bardağını dolduruyormuş, ama durmamış ve çay bardaktan taşmış. aman ustam ne ettin diyen çekirgesine de "bardağını boşaltmazsan, yeni bir şey ekleyemezsin ve böyle taşar" demiş. ben çok uyuzca anlattım ama durum bu. eğer kafanıza takılan birşeyler varsa odaklanmanız zorlaşır. dikkat göstermediğiniz için de hatırlamazsınız.
0
kediebesi
(25.03.10)
lise din hocamiz unutkanligin sebebi fazla porno izlemektir derdi.

pornoyu birak namaza basla.
0
nawres
(25.03.10)
minik bir ajanda al, onemli seyleri yaz.
0
kayranin kedisi
(25.03.10)
@kediebesi : bi eczaneye sorayım olmazsa.ayrıce mum alevine nasıl odaklanırım bilmiyorum.ondan bile şüpheliyim yani :D ama ilginçmiş denemek lazım

@nawres : porno izlemem.namazı da elimden geldiği kadar kılmaya çalışıyorum

@kayranın kedisi : bu ne işe yarayacak ki? aklında kalır diye söylediyseniz hiç sanmam.çok acayip bi şekilde 10 sn sonra yerinden alacağım bi eşyayı unutmayayım diye kendi kendime söylüyorum 10 sn sonra onu ordan almayı unutuyorum
0
🌸demirr
(25.03.10)
ben ne zaman beynimin yavasladigini veya bazen durma noktasina geldigini hissetsem sebebini irdeledigimde genelde altindan o donemki beslenme bozukluklarim ve genelde de kirmizi et tuketimimdeki gerileme cikiyor. sizinki daha tibbi mudahale gerektiren bir durum mu, bilemiyorum ama mumkun mertebe et yemek iyidir.
soz ucup yazi kalacagi icin yazmak hem onemli seyleri atlamanizi engeller, hem de bir kere yazilmis olan seyin zihindeki yerinin daha saglam olacagini ve hafizayi saglamlastiracagini dusunuyorum.
0
tiberius claudius
(25.03.10)
kendi kendine unutma unutma unutma dersen unutursun :)
beynin işleyişi basittir, kelimenin kökünü emir olarak algılar.
hatırla hatırla hatırla diyceksin.
mum alevine odaklanmakta da bişi yok. oturup muma veya bir ateşe bak. zaten izlemesi çok eğlenceli, hiç kamp ateşi etrafında oturmadın mı? zihnin alev olur, yanar gider, küle döner. nefese odaklanmak için de nefesini takip edersin ve saymaya başlarsın. 10'a kadar unutmadan sayabilirsen iyi. unutursan üzülmeden baştan başlarsın. önemli olan zihnin vitesi boşa alıp akacak bir mecra bulabilmesi.

önemli konularla ilgili olarak kayranın kedisini ve tiberius cladius u da dikkate almanı öneririm. görsellik hatırlamaya yardımcıdır.
0
kediebesi
(25.03.10)
@tiberius claudius : aslında kırmızı et tüketimimde fena değildir.yemek yemesini çok severim ve genelde beslenmem düzenlidir.abur,cubur fazla yemem mesela.yazılan şeyin daha kalıcı olduğu aşikar.inşallah işe yarar.

@kediebesi : beyinin kelimenin kökünü emir olarak algıladığını bilmiyordum.kamp ateşine bakmadım ama yakardık bazen ateş arkadaşlarla otururduk.çok zevkli olduğunu ordan biliyorum.gerçekten insanı hem rahatlatıyor hem bisürü düşünceden yine düşünmeyle arındırıyor
0
🌸demirr
(25.03.10)
ceviz yiyebilirsin.
doktora gidebilirsin.
0
kayranin kedisi
(26.03.10)
0
insensitive
(26.03.10)
Aynı durumdan muzdariptim. B12 çok işe yaradı. Önce 1 hafta boyunca iğne oldum, sonra da oral yoldan almaya devam ettim. Hala da ediyorum.

Oldukça yardımcı oldu. Tavsiye ederim. Bir zararı da yoktur.
0
endless dream
(26.03.10)
(4)

okey'in ingilizcesi

sarper361
oyun olanı ne diye geçer?
oyun olanı ne diye geçer?
0
sarper361
(23.10.09)
aslında rummy farklı bir oyun ama turkish rummy deyince kapı okey'e çıkıyor. okey deyince de anlayan anlıyor.
0
tiberius claudius
(23.10.09)
mahjong var ona yakın. :)
0
kediebesi
(23.10.09)
(bkz: Rummikub)
0
ocanal
(23.10.09)
okey deniyor yine ama en benzeri rummikub.
0
ermanen
(23.10.09)
(9)

çok basit bir ingilizce sorusu "whose"

enter saltman benim
Helen visits "her" parents every weekhelen kimin ailesini ziyaret eder diye sorarken:Whose does Helen visit parents every week? şeklinde mi sorarız?soruya bi yerleriyle gülenlere not:D :bilmemek ayıp değil,öğrenmemek ayıptır
Helen visits "her" parents every week
helen kimin ailesini ziyaret eder diye sorarken:
Whose does Helen visit parents every week? şeklinde mi sorarız?
soruya bi yerleriyle gülenlere not:D :bilmemek ayıp değil,öğrenmemek ayıptır
0
enter saltman benim
(02.06.09)
Whose parents does Helen visit every week?
0
zkurmus
(02.06.09)
whose parents does helen visit every week? olsa gerek. gülünecek bir şey yok canım.
0
cozefka
(02.06.09)
Üstte kurulan cümleler bir garip gibi. Sankiiii, şöyle olsa daha mı doğru olur?

"Whose parents are visited by Helen every week?"

Evet passive daha güzel oldu.
0
pichoscosama
(02.06.09)
Helen her hafta kimin ebeveynlerini ziyaret eder?
Whose parents does Helen visit every week?


Her hafta kimin ebeveynleri Helen tarafında ziyaret edilir?
Whose parents are visited by Helen every week?
0
tiberius claudius
(02.06.09)
who ile başlayan soru cümleleri çok kolaydır. who yerine özneyi koyup gerisini getiririz. whose'un da mantığı aynı, kimin arabası bu, çeviriken, benim arabam bu diyeceğiz.

helen kimin ailesini ziyaret eder sorusunu cevaplayacağımız zaman helen benim ailemi ziyaret eder, diyeceğiz.

whose parents does helen visit every week? queen english konuşacaksak doğrusu bu, günlük kullanımda "whose parents helen visit every week?" de denebilir..
0
kabablanka
(02.06.09)
@kabablanka: "whose parents helen visit every week?" denmez, soliyim. eminim son kararim *din din din* *niririririrri* *DANNN*
0
helpless
(03.06.09)
Tekrar yazıyorum, Whose parents does Helen visit every week? doğrusudur.

aa.
0
zkurmus
(03.06.09)
konuşma dilinde ingilizler neleri söylemiyor, bi bilseniz. amma nasıl ispat edeceğimi biemedim
0
kabablanka
(03.06.09)
amerika'nın çeşitli eyalet ve şehirlerindeki tüm lise, üniversite, 7 yıllık da reklam ajansı tecrübemle 16 yıllık çevirmenlik tecrübemi birleştiriyor ve bu böyle söylenir diye israr ediyorum. who is that yerine who dat de denir harlemde. doğrusu "who is that" dir.
0
zkurmus
(03.06.09)
(9)

banka hesabına para yattığını bildiren sistem var mı? muhasebeciler nasıl yapıyor?

kabablanka
şöyle ki, banka hesap numarasına yatan paranın, kart sahibine anında bildirilmesinin yolunu soruyorum, msnden de olur, cep tele mesajla da...bankasına göre mi değişir, ücretli bir servis midir?
şöyle ki, banka hesap numarasına yatan paranın, kart sahibine anında bildirilmesinin yolunu soruyorum, msnden de olur, cep tele mesajla da...

bankasına göre mi değişir, ücretli bir servis midir?
0
kabablanka
(01.06.09)
garanti de email ile bildirim ücretsiz, sms ücretli.
0
surprise
(01.06.09)
en büyük 4-5 banka için bilenler durumun ne olduğunu söyleyebilirler mi..
0
🌸kabablanka
(01.06.09)
finansbank henuz yapmiyor, uzerinde calisiliyor
0
nooneatall
(01.06.09)
muhasebeciler büyük paralar yönettiği için zaten bankalarda kendi temsilcileri takip ediyor, eğer talimat verirlerse hemen bilgilendiriyorlar. tabii 500.000tl'nin üzerinde bir miktar akşam üzeri bankaya geldiyse ölseler aramazlar, o para o gece bankada yatarsa 4.000-5.000 tl gecelik kâr yapıyor banka.
0
cevaps
(02.06.09)
akbank'ta beleş diye biliyorum.
0
boshi
(02.06.09)
@ jugador: 10 tane farklı banka ile çalışıyosa her birine ayrı ayrı girip bakar mı, zaman kaybı değil mi ?
0
🌸kabablanka
(02.06.09)
kabablanka:
bizim muhasebeciye sordum para gelecek hesap genelde belli olduğundan vadesi geldiğinde kontrol ediyorlarmış. ayrıca garantide misal günlük bakiyeyi ya da her gelen parayı her sabah maille falan gibi seçenekler mevcut.
0
ozdek
(02.06.09)
fortis beleşe e-mail, 2 kontöre sms ile bildiriyor.
0
bira sisesi kapagi
(02.06.09)
Akbank beleş. Üstelik ülkedeki çok şeyde rastlayamadığımız kadar tıkır tıkır işliyor. Adam yatırdım diye arayana kadar havaleden haberdar olmuş, parayı çekmiş ve harcamaya başlamış oluyorsunuz.
0
tiberius claudius
(02.06.09)
(6)

Niyet Mektubu veya Statement of Purpose

fiend united
Şimdi efenim master'a başvurma gibi niyet içerisindeyim. Bu niyet mektubu nedir, nası yazılır, varsa bir örnek bakmamız mümkün müdür? Odtü'ye başvuracağım. Özellikle bu mektubu yazıp hidayete ermiş kimseler daha bi makbule geçer.Hah bir de gene işbu okula başvuranlar bu mektubu nasıl teslim ettiler?
Şimdi efenim master'a başvurma gibi niyet içerisindeyim. Bu niyet mektubu nedir, nası yazılır, varsa bir örnek bakmamız mümkün müdür? Odtü'ye başvuracağım. Özellikle bu mektubu yazıp hidayete ermiş kimseler daha bi makbule geçer.

Hah bir de gene işbu okula başvuranlar bu mektubu nasıl teslim ettiler? Şöyle diyeyim ayrı bi kağıda şık bi el yazısı ile mi yazıp yoksa başka şekilde mi? Usulü ve olması gereken nedir?

Başka sorunum ise tembel ve kolaycı bi insanım. Ben isterim ki hazır yazılmış (haliyle kabul edilmiş) bi metin olsun gerekli değişiklikleri yapayım, gerçek bi şerefsiz gibi hiç kendimi üzmeden işin içinden çıkayım.

Şimdiden teşekkürler, kib,byes,sçs falan filan...
0
fiend united
(01.06.09)
el yazısında olur mu allahaşkına, tabi ki bilgisayarda yazacaksın =)

hangi bölüme başvuruyorsun, ona göre bir örnek bakayım bir ara
0
mortifera
(01.06.09)
heh gençliğime verin efenim, zira çok bilmiş bi arkadaş bugün bi delikanlı 'onun yolu yordamı var hatta özel bi kağıda yazılıyormuş' demişti. 'La yörü git' dedim ama bi yandan da kıllandım.
Medya ve Kültürel Çalışmalara başvurmaya niyetliyim.
0
🌸fiend united
(01.06.09)
valla ben yazdıydım odtü için ama sildim gitti. yıllar oldu. girmedim o başka da. İnternette birçok örneği var. Güzel bir format seç ve kendine uydur bence. Zaten giriş önemli sonra kaptırır yazarsın kendin. uğraş yaw biraz üşenme. düşün ki başvuran bir sürü insan var ve hepsi aynı klasik formatta yazı yazıyor. aralarından sıyrılmanı sağlayacak göze batacak albenili bir yazı olsun ki birşeyler yazabileceğin bir bölüme de basvuruyormuşsun. başarılar.
0
berrak sudaki kırmızı balık
(01.06.09)
ODTÜ de ona "letter of itention" diyolar neyse bunu zaten kağıda yazamazsın çünkü odtü de kayıt online oluyor, sen bu "loi" de bu kayıt sırasında gerekli yere yazıp sonra başvuru formunu print edip öyle getiriyorsun. Neyse Yazman gerekenleri zönk diye veremiyorum çünkü konular arasında dünya kadar fark var. Ama genel olarak yazman gerekenleri söyleyeyim: Kimsin ve şu ana kadar ne yaptın? (lisans derecen, bitirme tezin, ilgi alanarın, akademik olarak başarın , okulda derecen var mı...vs) o bölüme neden başvuruyorsun? ve kabul edildiğinde ne yapacaksın (hangi dersleri alacaksın, hangi konuda tez yazmayı düşünüyorsun, hangi hocalarla çalışacaksın..vs) bunların hepsi özellikle hangi dersleri alacağın, tezi yazacağın filan doğru olmayabilir önemli olan mevcut müfredat ve hocalar konusunda araştırma yapmış olduğunu göstermen, sonradan kabul edildiğinde vay babam sen böyle yazmışsın diye kimse sormaz atış serbest yani;)
0
selimse
(01.06.09)
selimse'ye ek olarak, şu güne edindiğin akademik, iş, gönüllü, kültürel vb deneyimlerin onların programına nasıl cük oturduğunu ve nasıl fayda sağlayabileceği ifade etmen de güzel olur.
0
zkurmus
(02.06.09)
Gerçekten şık bir elyazınız varsa neden olmasın? Özellikle başvuranın elyazısını görebilmek için bunu şart koşan kurumlar biliyorum.

Çok aile ilişkileri, derinlerdeki özlemler arzular, baştan geçen komik olaylar falan karıştırılmadan yazılmalı ancak yine de olabildiğine açıklayıcı ve samimi olmalıdır.

Bu mektupta bahsi geçen husularla mülâkatta her zaman karşılaşılabileceğini de göz önünde bulundurarak, gerçeğe aykırı beyanlardan kaçınılmasını şiddetle öneriyorum.

Genel olarak kimsiniz, bugüne kadar mevzu bahis başvuruya sizi getiren yolda neler tecrübe ettiniz ve bundan sonrası için çizdiğini yol ne ki bu aşamadan geçmeye niyetiniz var ve dahası neden başvuruyu yaptığınız kurumda? Özellikle bu kurumla ilgili olarak dikkatinizi çeken aktiviteler, başka yerde bulamadığınız dersler, hayranı olduğunuz hocalar falan mı var yoksa amaç askerlikten kaytarayımdan mı ibaret?

Tembelliği iki üç saat için bir kenara bırakıp kendinize özgü bir mektup yazmanızı öneririm.
0
tiberius claudius
(02.06.09)
(2)

hukuki yardım 2

ali87
(git: 74733)bu duyuruya ek biraz önemli olduğu için moderatorlerin affına sığınarak ek olarak bir de şunu sormak istiyorum:hapse girmiş ve bankalara kredi borcu olan mahkumun hiç bir menkul ya da gayrımenkul varlığı yok. ikametgahı da eşi ve çocuklarının oturduğu yerden farklı bir yerde, içinde anne
(git: 74733)
bu duyuruya ek biraz önemli olduğu için moderatorlerin affına sığınarak ek olarak bir de şunu sormak istiyorum:

hapse girmiş ve bankalara kredi borcu olan mahkumun hiç bir menkul ya da gayrımenkul varlığı yok. ikametgahı da eşi ve çocuklarının oturduğu yerden farklı bir yerde, içinde anne ve babasının oturduğu köy evinde. ayrıca eşi ve çocuklarının oturduğu ev kira.

bankalar gelip sen bunun oğlusun/kızsın/karsısın ver derler mi? eşi ve cocukları zor durumda bırakmak istemiyoruz bu borçlar yüzünden, ödeyecek güçleri yok. ne yapmak en doğru olur?
0
ali87
(29.05.09)
ikametgah baz alınıyor, gidip kayda değer birşey varsa alırlar. tabii avukat insiyatif kullanıp bir şey yapmayabilir. ama ikametgahı rahatsız edecekleri kesin gibi.
0
surprise
(29.05.09)
iş haciz safhasına geldiğinde kredi sözleşmesinde bankaya ikametgah olarak bildirilmiş bulunan adrese giderler.

orada karşı tarafın avukatını "bu mallarla adamın bir ilgisi yok, bunları alsanız da biz itiraz eder geri alırız" kanaatine getirecek kadar delil varsa elde, konuşulur, ufffacık teffecik bir ihtimalle haciz durdurulur.

ama bu muhtemelen olmaz. bu durumda yine hacze geldikleri zaman, ki zamanı bilelim de evde olalım falan denir karşı tarafa veya icra dosyası düzenli olarak kontrol edilir, avukatın icra müdürlüğü'nden aldığı randevunun gününe bakılır. evde mümkün olduğunca yükte hafif, pahada ağır eşya kaçırılır. gelenler haciz kayıtlarını tutarken tutanağa "istihkak" iddiası düşürtülür.

ha eğer mallar gerçekten borçluya aitse ve fatura, makbuz vs türlü türlü alındıları onun üzerineyse; aksini kanıtlamaya tanık da yoksa.. uğraştırmasınlar.. uzamasın boşuna, mallar gider.

bu durumda da hayatın sürdürülmesi için, ibadet için, çalışmak için zorunlu olan eşyalar VE görünüş itibariyle adama ait olmadığı apaçık olan eşyalara dokunulmaz. (yatak, değersiz tabak çanak, seccade, epilasyon aleti, üç tekerlekli bisiklet vs.)


ama eğer malların adamın olmadığına dair deliller varsa haczi takip eden yedi gün içerisinde icra mahkemesinde istihkak davası açılır. davayı "mallar aslında onun değil, benim" diyen kişi açar.

eğer bu süre içinde hacizli mallar satılırsa istihkak istidata dönüşür vs..vs...

sözün kısası.. buradan aldığınız tavsiyeler de mutlaka fikir verir ama böyle işlerde avukat yardımı almak gerekir.
0
tiberius claudius
(02.06.09)
(14)

evde hırsızla karşılaşınca yapılabilecekler?

simultane eksi oy veren ibne
arkadaşlar ben öğrenci halimle soyuldum. evet, eve hırsız girdi. ve hırsız yatağın dibinde pantolonumu karıştırırken uyandım ve hırsız kaçtı. şimdi bu adam benim yatak odama balkondan girdi, özellikle kız arkadaşımın o geceden sonra psikolojisi kendine gelemedi, bok bir durumda. çok fazla korktu.şim
arkadaşlar ben öğrenci halimle soyuldum. evet, eve hırsız girdi. ve hırsız yatağın dibinde pantolonumu karıştırırken uyandım ve hırsız kaçtı.

şimdi bu adam benim yatak odama balkondan girdi, özellikle kız arkadaşımın o geceden sonra psikolojisi kendine gelemedi, bok bir durumda. çok fazla korktu.

şimdi hepiniz duymuşsunuzdur; "eğer hırsızı yatak odasında vurursanız, cezası yok" diye bir söylenti var. ben bundan yola çıkarak polise abi adamı vursam ne olucak, değer mi 2 telefon için falan demem sonucunda bana, yok öyle bir şey, hırsızı vurursan ceza alırsın, şansın yok falan dedi.

ben de evde silah bulundurmak için ruhsat başvurusu yapmayı düşünüyorum, çünkü burda hırsızlık olayı çok çok fazla oluyor ama eğer ben yatak odasında hırsızı vurursam, ceza alır mıyım almaz mıyım? nedir ne değildir bu? benim kendi evimde hırsıza verebileceğim hasar nedir? hangi kıstaslara göre değerlendirilir? bilen varsa aydınlatırsa sevinirim.
0
simultane eksi oy veren ibne
(25.05.09)
yanlis bilmiyorsam yatak odana girmisse ve oldurursen nefs-i mudafaa gerekcesi ile yirtabiliyorsun.
0
sourlemonade
(25.05.09)
daha iki üç gün önce bir başlıkta soruldu ve bayağı tartışıldı. hukukçu zeke kardeşimiz cevaplarıyla bu yatak odası olayını benim nezdimde şehir efsanesi olayı haline getirdi. inceleyiniz incelettiriniz dediğim duyuru (git: 74048)
0
phonex
(25.05.09)
silahla adam vurmak o kadar kolay bir şey değil kendni bile vurursun, olmadı alır silahı elindeno panikle seni vurur. hele soyulacağım diye vurmak hiç doğru bir şey değil. insan sonuçta.
hırsızı gördün mü, öyle bir nara at ki " heyyyytt uleyynn gibi" tüm apartman yıkılsın.
bak neler oluyor o zaman.
0
radikalherif
(25.05.09)
metal küresel ufak bilyemsi şeyler atan silahlar var. co2 tüpü yardımıyla atış yapıyor ve oldukça güçlü bir cihaz. attığı merminin oldukça küçük olması hem karşı tarafa kısmen zarar vermeyi hem de başınıza iş açacak bir durumdan kaçınmayı sağlıyor. hiç lazım olmadı insana karşı denemedik ama bir tane almıştık zamanın birinde ve araştırdığımızda bulundurmanın ruhsata tabi olmadığını öğrenmiştik. nitekim alırken de birşey sormuyorlar.


edit: havalı silah diye geçiyormuş adı.
0
prodeq
(25.05.09)
öğrenci halinizle eve hırsız girdi diye size silah ruhsatı vermezler. o yüzden bir haydar edinin. onunla döverseniz hırsızı aranızda boğuşma geçeceğinden nefsimüdafaa ya girer. boşverin silah işlerini. okul bitip askere gidince elinize alacaksınız zaten o soğuk çeliği.
0
trocero
(25.05.09)
pencereye demir falan taktir, ne yap et, ama silah alma. silah bulundurman, eger hirsizin da silahi var ise onu kullanmasi icin neden olur. normalde hirsiz iki cep telefonu alip gidecekken bosu bosuna kendi kendini tehlikeye atma.. bu baglamda illa silah alacak isen, kuru siki kesinlikle alma, cunku sen silahini cekince eger var ise o da cekecek, ve sen vurmazsan vurulursun. unutma, onun seni vurmasi icin senden daha cok nedeni var.

zaten eger hirsizin silahi yoksa ve acik bir neden olmadigi halde sen kendininkini kullanirsan, bu da olum ile sonuclanirsa, ne kadar hafifletici neden olursa olsun (kendinde olmamak, elindeki seyi bicak sanmak vb... ) bir miktar yatarsin. 2 cep telefonu icin gereksiz yere yatmanin da anlami yok, alarm taktir, demir taktir, hic olmadi birak calsin.
0
bunubenyazdim
(25.05.09)
Benzer cevap veren arkadaşlar var ama yinelemek geldi içimden; atalarımız ne güzel söylemiş: "iti dövme korkut" diye... kuru sıkı silah bence çok iyi bir çözüm olabilir. ama tipi gerçeğe benzemeli ve yere ya da havaya sıkman iktiza ederse sesi de yüksek olmalı, kulak çınlatan cinsten. inan bir kere korkuttunmuydu, apartmandaki diğer daireleri komple boşaltsalar da bir daha senin daireye girmeye yeltenmeyecektir.

bir de; ona fiziksel zarar vermeden belli uzaklıkta kalarak tehditler savurman en iyisi. Benim amcaoğlu arabasına giren hırsızı eşşek sudan dönmiycekmişcesine ıslatmıştı. gerçi kendince haklı sebepleri vardı; zira çalınmaya kalkışılan teyp, arabaya taktığı 4. teypti. ve evi müstakil bahçeli bir evdi. adan 38-40 yaşlarındaydı. amcaoğlu çok sağlam dövdü ve elini ayağını bağlayıp karakola götürdü. lakin 3 ay davalarla mahkemelerle uğraştı durdu. hırsız 15 gün iş göremez raporu alınca bizimkine de 20 gün hapis cezası çıkardı nöbetçi mahkeme. neyse ki kefalet ödeyip sıyrıldı.

sözün özü; nesnel bir zarara yol açmadan halletmeye çalış bence sorununu...
0
trawmatolog
(25.05.09)
çelik kapıların kenarına bar takıyorlar levyeyle daha zor açılsın diye, en azından caydırıcı olur. ben başucumda iki adet boken bulunduruyorum. bir de; balkon, koridor gibi hırsızın girmesine müsait yerlere harekete duyarlı lamba takarsanız o da bir miktar caydırıcı olabilir.
0
lykos
(25.05.09)
onun psikolojisini kaldırabilecek misin hayatın boyunca. yani adam vurmak için izin istiyorsun resmen. onun yerine güvenlik önlemlerini artır silaha vereceğin parayla.
0
qranta
(25.05.09)
buraya kurusıkı yazanlar, simultane kardeşinizi öldürtmek mi istiyorsunuz?
diyelim ki hırsız silahı görünce o karanlıkta gerçek sandı ve çıkardı kendi tabancasını sıktı ne olacak?
0
radikalherif
(25.05.09)
arkadaşım pazarda 1 liraya satılan kapı ve pencereler için alarmlar var. tak pencerelerine açıldığı an deli gibi bağırıyor. ne gerek var bunlara. ha çok mu korktun taktır evine pronet alarm. ayda 30 lira mı ne. adam vurmak falan bunlar kolay işler değil.
0
atrin
(25.05.09)
Öyle ruhsat almayı kolay mı zannettin kardeş, her evi soyulana silah verseler işin sonunda herkesin bir silahı olur. Zaten yeteri kadar silahlı adam var anasını satayım, kimle dalaşsan hemen silahı çıkarıyor. O silahı elinden alıp ağzını yüzünü kırmak da var, ama ondan sonra bir yerde sıkıştırıp 10 kişi silahla üstüne geliyorlar. Neyse.

Hukuki olarak benim bildiğim kadarıyla yatak odanda bile vursan yine bir şekilde ceza alıyorsun. Ancak hırsız, çalma fiilini tamamlayıp geri balkona döndüğünde aşağı inmek üzereyken müdahale etme hakkın doğuyor. Hatta hatta jandarmalar ve kolluk mevzuatında da tartışma konusudur, hırsızlık fiilini tamamlaması için bir ayağının balkondan dışarıda ve elinde çaldığı eşyalarla duruyor olması lazım. Saçma mı, evet son derece saçma.

Bana sorarsan hırsızın balkona çıkmasını adımını falan beklemem. Büyük konuşmayayım ama boğazına sağlam bir kroşe çakardım büyük ihtimal gördüğüm yerde. Bıçaklı silahı varsa sol elini çapraz şekilde kalbini koruyacak şekilde yaklaşıp burnuna veya boğazına vurabilirsin. Hatta boğuşma anında çok zorda kalırsan ve adam öldürmeyi göze alırsan baş parmağını şah damarına doğru tüm gücünle itebilirsin.

Yine de değmez, görme böyle durumlarda hırsızı. Bırak gitsin. Hukuk ne yapar ne eder seni suçlu çıkarır nasıl olsa.
0
tekosin
(25.05.09)
insan vurmanın odası koridoru olmaz. sizin hâkimiyet alanınızda bulunan, o an var olmaması gereken ve oradaysa malınıza veya canınıza kastettiği açık görünen bir yerdir ev. evin neresi olursa olsun. sonuçta kendinizin ve yanınızdakinin başta canını ve vücut bütünlüğünü, daha sonra malını vs korumak durumundasınız. bu açıdan 1-0 öndesiniz.

ancak karşıdakinin oluşturduğu tehdidin büyüklüğü ile sizin bu tehdidi bertaraf etmek için giriştiğiniz eylemin de bir yerde orantılı olması icap eder.

hırsız eğer kılıç kuşanıp gırtlağınıza dayanmamış ise silah kullanmanızı önermem. yok ille kullanacağım diyorsanız öldürme değil, etkisi hâle getirme kastınızın olduğunu insanların açıkça anlayabilecekleri hedeflere nişan almanızı öneririm. (Tabii nişan alma gibi bir lüksünüz varsa silahlarla şu ana kadar olan ilişkiniz dâhilinde!)
0
tiberius claudius
(02.06.09)
güzel kardeşim silah almayı düşünmekle en iyisini yapmışsın.ayrıca öğrenci adama silah ya da ruhsat vermezler diye birşey yok!ülkemizde 21 yaşını bitiren herkes silah ruhsatı alabilir,ancak taşıma ruhsatı biraz zor.sen zaten evin için alacaksın,bu yüzden senin bulundurma ruhsatı ile işin var.silah olarak da senin işini kırıkkale bile görür ki bu silahı ilçe emniyet müdürlüklerindeki ruhsat bürolara sorduğunda illa bedelsiz olarak devretmek isteyen yaşlılar,vs. bulursun.5 yılda bir harç ödeyeceksin o kadar altı üstü,ekmek istemez su istemez...
bu ülkede kasıtlı olarak bireysel silahlanmanın önüne geçilmek isteniyor ama birgün hepimiz silah bulabilmek için ne yapacağımızı bilemez çaresiz bir haldeyken silahın ve bireysel silahlanmanın değerini anlayacağız.
bu arada sakın ruhsatsız filan işine girme!
0
skplgl
(01.07.10)
(5)

Silah kullanma incelikleri?

demlikposet
1- hangi durumlarda beldeki silah kullanılınca suçsuz oluruz?evimize girince vurursak suçluyuz ama, yatak odasında vurursak suçsuzuz?2- nefsi müdafada üstümüze biri saldırırsa suçlu muyuz?nedir bu işin sınırı ey cevval avukatlar/polisler/simitçiler/romalılar3- misal küçük tabanacyla vurursak suçsusu
1- hangi durumlarda beldeki silah kullanılınca suçsuz oluruz?

evimize girince vurursak suçluyuz ama, yatak odasında vurursak suçsuzuz?
2- nefsi müdafada üstümüze biri saldırırsa suçlu muyuz?
nedir bu işin sınırı ey cevval avukatlar/polisler/simitçiler/romalılar

3- misal küçük tabanacyla vurursak suçsusuzda büyükle vurursak suçlu muyuz?

4- misal veriyorum,
yolda iki kişi var trafikte dikleşiyorlar x y'ye ne var diyo,
x üstüne yürüyünce y korkup bıçağını çekiyor
X bıçağı görünce silahını çekiyor
silahı gören Y korkup saldırıyor
X de adamı vuruyor

X suçlu mu (peki x pompalıyla vursa suçlu olur muydu)
0
demlikposet
(22.05.09)
o kadar da hukuki bilgim olmamamasına rağmen, nefsi müdafa suçu ortadan kaldıran değil, hafifleten bir sebeptir. bu arada kendisinin üzerine öldürmek için bıçakla yürüyen bir kişinin üzerine yürüyen kişiyi ağır yaralayıp sonra da ceza evinde yattığını da biliyorum.
0
babatema
(22.05.09)
nefsi müdafaa olabilmesi için verdiğiniz karşılığın da orantılı olması gerekir. size yumruk atan adamı tabancayla vurursanız nefsi müdafaa olmaz. eve mayın döşersiniz, hırsız girip patladığında nefsi müdafaa olmaz. orantılı olacak. savunma da saldırıyla orantılı olacak.
0
kibritsuyu
(22.05.09)
1- o zaman bana silah çeken birisini vurursam suçsuz muyum?
o silah birisine ateşlendiği her koşulda beni hapse sokar mı?

2- veya atelşemedim misal adam bana bıçak çekti, silahımın kabzasıyla kafasına rastgele vurdum öldü
burda durum nedir orantılı gayet
0
🌸demlikposet
(22.05.09)
silahınla, ne durumda olursa olsun birini vurman suçtur, bir şekilde ceza alırsın. "ben elemanı vurmasam, kesin beni öldürcekti" diye bir şey yok. cezan hafifler ama mutlaka ceza alırsın.
aptalca ama gerçek bu, misal, duyduğuma göre; ruhsatsız silahı boş taşımak -kullanmak için değil satmak için- demek oluyormuş, cezası daha çokmuş, en azından bir tane basılırmış.

edit:dışarıya kapalı değilmiş, götüme girmesin diye.
0
hollowlife
(22.05.09)
:) soru müthiş! gittikçe dallanıp budaklanması daha da müthiş!
beldeki silahtan kasıt ruhsatlı silah diye kabul ediyoruz? hatta silahı da silah kabul edilebilecek her türlü alet edevat ninja aparatı gibi şeyleri dışlayıp ateşli silah olarak kabul ediyoruz?

Makine ateşlenir; öldürebilir, yaralayabilir, ıskalayabilir ve bu duruumda öldürme veya yaralama kasıtlarından hangisi ile ateş edildiğine bakılarak hangi suçun teşebbüs aşamasında kaldığı belirlenebilir. her durumda apayrı yollara sapılır.

her suçta olduğu gibi cezayı hafifleten ve ağırlaştıran nedenlerin mevcut olup olmadığına ceza tayin edilirken bakılır. kime sıkılmış, niye sıkılmış, ne zaman, nerede, nasıl, neresine, ne mesafeden, ne dürtüyle, ne saikle sıkılmış.... bakılır. Kim sıkmış, niye sıkmış, kim sık demiş, sıkarken dayandığı bir meşruiyet sebebi mi varmış, sıkmasa o mu ona sıkarmış, sıkmış da neresine sıkmış, sıkmadan da o durumdan sıyrılır mıymış, sıkmayı kafasına ne zaman koymuş, o sıkarken karşıdaki kendisini savunabilecek durumda mıymış, yakın akrabaya mı sıkmış, kendisine duyulan güveni kullanarak mı sıkmış, görevini suiistimal ederek mi sıkmış... hepsine bakılır..
suç için öngörülen cezanı alt ve üst sınırları arasında bir yerde, burada sayılanlar ve atlanılanlar da dikkate alınarak faile güzide bir yer bulunur.
0
tiberius claudius
(03.06.09)
(4)

çeviri yapmak istiyorum, ama ne yapacağim, nereye başvuracağim, nasıl olcak bu işler bilmiyorum

fuck milk get beer2
şimdi arkadaşlar, üni. öğrencisiyim.. 98'den beridir ingilizce biliyorum.. türkiye'nin ilk 10'unda bir anadolu lisesinden mezunum.. tamamen ingilizce eğitim mühendsilik okuyorum ankara'da.. ingilizcem iyidir gayet..altyazı falan çevirdim bir iki kere tane filme, internete yüklemiştim altyazı siteler
şimdi arkadaşlar, üni. öğrencisiyim.. 98'den beridir ingilizce biliyorum.. türkiye'nin ilk 10'unda bir anadolu lisesinden mezunum.. tamamen ingilizce eğitim mühendsilik okuyorum ankara'da.. ingilizcem iyidir gayet..
altyazı falan çevirdim bir iki kere tane filme, internete yüklemiştim altyazı sitelerine, öylesine, zevkine, hobi olarak yapmıştım, para için değil..

paraya da ihtiyacım var, herkes gibi, durumlar kötü.. neden boş duruyorum ki.. evimde çeviri yaparım, 3-5 bişi kazanırım diyorum.. daha önce hiç yapmadım paralı çeviri..

ama ne yapmam gerekiyor, nereye başvurucam, nasıl oluyor bu işler, bu çeviri ortamının "olayı" nedir? bilmiyorum bunları..
google'da aradım bir kaç şey, ama sağlıklı bir sonuca ulaşamadım.. hep "çeviri yapılır" ilanları falan denk geldi..

teşekkürler şimdiden ;)
0
fuck milk get beer2
(20.05.09)
bu sıra ingilizce-türkçe çeviri piyasası biraz durgun sanırım. bu nedenle çok fazla para kazanamayabilirsiniz. onun yerine mühendislik alanında çalışabileceğiniz bir firmaya yarı stajyer olarak girip en azından hem mesleki gelişiminize katkıda bulunup, hem çevre yapıp, hem cv'ye yazacak bir şeyler çıkartıp hem de üç beş kuruş para kazanabilirsiniz. çeviriden daha fazla getirisi olur diye tahmin ediyorum.

ama yok illa çeviri derseniz burada ilan verebilirsiniz.
0
kahvegibi
(20.05.09)
kampüsün etrafında illa ki çeviri yapan yerler vardır. böyle fotokopici falan gibi yerler, hem çeviri yapılır hem çıktı alınır falan gibi (ahah cümleye gel). hepsini dolaşın, gidin söyleyin derdinizi, "çeviri yapıcam ben" deyin. birinden biri sizi arar, çeviri verir. çok çok ucuza yaparsınız, ama bence bu çok önemli değil çünkü hem yeminli bir çevirmen değilsiniz hem de hayatınızı bununla idame ettirmeyeceksiniz sonuçta, ama cebinize üç beş kuruş girer. bu yolla yıllardır çeviri yapıyorum ben, mis gibi para kaldırdım. çeviri bürolarına falan da başvurun tabii ama pek olumlu sonuç alamayabilirsiniz. yine de kahvegibi'nin önerisi bence de daha mantıklı. kolay gelsin :)
0
naoko
(20.05.09)
kariyer.net, yenibiris.com gibi sitelerde çeviri bürolarının ilanları olur. "çeviri" ya da "çevirmen/tercüman" diye aratın. onlara cv gönderin. hemen cevap gelmiyecektir tabi. ihtiyaçları olduğunda cvlere bakarak 5-10 kişi seçip, onlara deneme metni yolluyorlar. çevirinizi beğendiklerinde freelance olarak çalışabilirsiniz (cvnizde bunu belirtmeyi unutmayın).
yine çeviri bürolarını araştırın ankara'daki, onlara mail ile cv yollayın, isterlerse frilens olarak çalışabileceğinizi de ekleyin.
0
aithra
(20.05.09)
noterler konu açıldığında hassaslar yemin zaptı tutmak konusunda. bırakın anadolu lisesini falan, ingiltere'de yüksek lisans yapmanız bile iş görmüyor ikna hususunda. mutlaka lisans eğitiminizi ingilizce olarak değil, ingilizce üzerine yapmış olmanızı istiyorlar. ha ama tanıdık notere kpds'den üds'den falan doksan beşin üzerinde not gösterirseniz o da oluyor.

veya bir çeviri bürosuyla anlaşarak işin hamallık kısmını üstlenebilirsiniz. çevirileriniz onlar tarafından proofread edildikten sonra onların imzalarıyla geçerlilik kazanır. ha ne olur, biraz sömürülür emeğiniz. ama durum sahiden acilse yapılacak odur.
0
tiberius claudius
(03.06.09)
(5)

youtube a girmek yasal mıdır?

ycan07
(bkz: aradım mamafih bulamadım)`:sanırım arama özürlüyum` sayın başbakanımız "ben giriyorum siz de girin" dedi ancak ben işin hukuki boyutunu merak ediyorum. "youtube a girme" suçu dolayısıyla herhangi bir yaptırımla karşılaşmak mümkün müdür teorik olarak?
(bkz: aradım mamafih bulamadım)*

sayın başbakanımız "ben giriyorum siz de girin" dedi ancak ben işin hukuki boyutunu merak ediyorum. "youtube a girme" suçu dolayısıyla herhangi bir yaptırımla karşılaşmak mümkün müdür teorik olarak?
0
ycan07
(19.05.09)
tayyip giriyorum diyorsa sen de girebilirsin, yasak değil ayrıca, erişim engellemesi var, suçlu site, suççluyu ziyaret etmek herkesin hakkı :)
0
alchemistt
(19.05.09)
başbakanın girdiğini söylemesi siteye girme işlemini yasal yapmaz. bir savcı isterse eğer sadece böylesi saçma bir sebepten size mahkeme yolları görünür.

ayrıca başbakanın dokunulmazlığı da var.
0
kafa radyo
(19.05.09)
emininsel
(19.05.09)
sanırım bu kapatma olayı siteye ceza. hani kullanıcıları azalmış falan gibi. sanmıyorum ben.

lakin bence limewire gibi p2p yani istediğim arkadaşımla istediğim dosyayı paylaşabileceğim programı kullananlar da tutuklandı. klişe ama burası türkiye. her şey olur.
0
gholeman
(19.05.09)
ceza, yalnızca ceza yasalarında ve özel yasaların ceza ihtiva eden maddelerinde suç veya kabahat olarak tanımlanan eylemler karşılığında verilebilir. youtube veya onun durumundaki bir siteye giren kişiye herhangi bir yaptırım uygulanamaz.
0
tiberius claudius
(03.06.09)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.